Mıknatısın demiri, çektiği o an gibi,
Ne Sen olmak derdim, ne de "Ben"le var olmak.
Damarımda dolaşan, o ilahi kan gibi,
Tek devadır ruhuma, ateşinde nâr olmak.
Hiçlik denen o libas, dar gelir hevesime,
Sığdıramam ben Seni, aklın hendesesine,
Paradoks dedikleri, sindi her nefesime,
İstemem cennetini, muradım bir yâr olmak.
Bilinç bilinçten doğar, madde bunu bilemez,
Seni seyreden gözüm, başka suret dilemez,
Tufan kopsa Nuh gibi, kimse beni silemez,
Şereftir gazabına, aşkınla dûçar olmak.
"Bana seni gerek" der, Yunus'un o nefesi,
Yıktım ahlak duvarın, kırdım artık kafesi,
Hayat bir oyun imiş, geçti dünya hevesi,
Maksadım hükmetmek mi? Hâşâ, kulda zâr olmak.
Benliğim erisin de, karışsın deryasına,
Ruhum uyanmış iken, dönmesin rüyasına,
Sığındım o Mutlak'ın, sonsuzluk aynasına,
Vuslatın zirvesidir: Gidip O'nda var olmak.
Ne zaman bitecek şu, dünya hayatı firak
En büyüğünü yaşadım, İlah aşk-ı İştîyak
İstemem köşklerini, duam sana iştirak
Ben olmayı unutup, sen olmak sende olmak
Kayıt Tarihi : 21.11.2025 13:57:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!