VURULDUK
Yorgunuyum zaman kırığı düşlerin.
Kim bilir kaç asır geçti sensizliğin üzerinden.
Kaç ömür kanadı yokluğunda...
Kaç yıl bitti sonu gelmeyen yolculukta.
Ah! Heves değildi bu bendeki sevda.
Düpedüz asılı kalmaktı, uçurumun eteklerinde.
Kana kana büyümekti, en ücra kıyılarında.
Islak bir göz çevresinde, müjganla ağlaşmaktı,
belki de yaşlanmaktı...
Saç tellerinde asılan kadınlar kanardı.
Arka sokakların asfalt kokusu geceye sinerdi,
Burnumun direği sızlardı.
Caddeler sırılsıklam günaha boyanırdı
Sessiz bir çığlık kulakların zarını patlatıldı.
Kan kırmızı renkler mide bulandırırdı.
Sancılanan göğün mavilikleri aşka susardı.
Toprak tomurcuğunu koynuda saklardı.
Oysa vuruldu herkes/ vuruldu kuşlar...
Vuruldu çocuklar ve ağaçlar...
Herşey daha doğmadan doguruyordu kendini...
Herkes kendini doğurup, kendini öldürüyor..!
Ölümün kıyısında durmuş zamanı bitmez sanıyoruz,
kendimizi kandırıyoruz,
biten ömrümüzün sonsuzluğuna inanarak..!
Ateş topu bir günahın tam orta yerinde vurulduk..!
Biz kimin arta kalan günahlarıyız?
Biz neden bu kadar çok acı çekiyoruz?
Neden yapılan onca haksızlıkların kurbanı biz oluyoruz?
Neden mutlulukları unutmuş, acıların esiri olmuşuz? Ve neden hep biz vurulduk,?
Neden kuşlarımız, çiçeklerimiz, çocuklarımız vuruldu? Neden? Neden?
27 Temmuz 2021
Kayıt Tarihi : 28.7.2021 16:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!