Memleketimin bağrına saplanmış
İki tarafı keskin bir hançer
Bu hançeri tutan
Emperyalist iş birlikçi bey efendiler
Bir bir vurulur bıyığı terlememiş gençler
Nice umutlar söner
Nice ocaklara ateşler düşer
Yüceden mi geldin sen seher yeli
Daha dostum eller ile gezer mi?
Solmuş derler gül benzinin iziği,
Daha dostum eskisinden güzel mi?
O ne dedi, sen ne dedin varıncak?
Devamını Oku
Daha dostum eller ile gezer mi?
Solmuş derler gül benzinin iziği,
Daha dostum eskisinden güzel mi?
O ne dedi, sen ne dedin varıncak?
Vurulan bir ana olarak çok çok iyi anladım.Ana olmayanların anlamasını beklemeyin, yanılırsınız.
Tarih kan ve gözyaşının hikâyesidir. Tarih kadar üçkâğıtçı, sahtekâr, bencil ve çıkarcı hiç bir bilim yoktur. Hep güçten yanadır. Tarihin gözünde kahramanlar, fethettikleri ülkeler. Döktükleri kanlarla ölçülür. Kim daha çok kan dökmüşse. Hatırlarım Osmanlı sultanlarından biri, sanıyorum II. Beyazıt olacaktı yanılmış olabilir. Şair ruhlu ve barışçıl olduğu için o dönemde Osmanlının genişlemesi durmuştu. Hiç unutmam, o günkü tarihlerde savaşı sevmezdi biraz pısırıktı diye yazıyor. Öğretmen böyle anlatıyordu.
Ben tarih okumayı çok severdim. Taaaaa. ki aklım başıma gelinceye kadar. Kazanılan savaşlar. Bir savaşta 10 bin, 30 bin, 40 bin kişi ölmüş. Ha ha ha... Sevinirdim. Hatta savaşı bizim atalarımız kazanmışsa, vay beee. Amma da gebertmişiz gâvurları derdim.
Sonra onlarında anaları olduğunu öğrendim. Onlarında çocukları, eşleri, anne ve babaları olduğunu öğrendim.
O zaman içim cız etti. Yazık değil mi?
Başa geçenlerin hırsları, kralların, sultanların kapışmalarıyla binlerce, milyonlarca kişi öldürüldü.
Tarih öldürmelerin hikayesidir. Artık tarihten nefret ediyorum.
Hâlbuki çocukken ne çok severdim. Okullarda ne çok severdim. Biliyor musunuz? Bizde çocuklar olarak, mahalle kavgaları yapardık. Tarihten öğrendiklerimizde. İki mahalle arasında bir mezarlığımız vardı. Mezarlık üzerine güç gösterisi yapardık. Mezarlığın şuraya kadarı bizim. Saldır fethet. Daha ileriye.. Ellerimizde taşlar. Sopalar. Sapanlar.
Tarih bize çok kötü örnek oluyordu. Fetihler peşinde. Kahramanlıklar peşinde koşuyorduk. Birbirimizi, taşlarla, sopalarla, sapanlarla yaralıyorduk. Çocuktuk işte. Aynı hırslarına yenilen, arkalarına bir sürü çocuğu takan adına kral, sultan, padişah denilen çocuklar gibiydik.
Biliyor musunuz? Şimdi hala var o çocuklardan.
Asalım, keselim, vuralım, kıralım, öldürelim. Diye ortalıkta fink atan çocuklar var. Kahramanlık sevdalısı. Bencil, hırslı, gözü kan bürümüş çocuklar.
Onun için dostum. Tarih pislikleri, yalanları, alçaklıkları hiç bir zaman sahiplerine iade etmez. Çünkü tarih zaten pisliklerin hikayesidir. Ve tarihi sadece galipler yazar. Yani güçlü olanlar.
Bu şiir ile ilgili 42 tane yorum bulunmakta