Ne zahmetli iştir,tütün üreticiliği,
Onüç ay sürer üretim ve satışı,
Yaz ve kış oyalar emekçisini,
Dik,sula,topla,diz,kurut,
Tekelin veya tüccarın alım fiatları bir umut.
Güneş doğmadan tarlada olunacak,
Gece yarılarına kadar tütün yaprağı ile uğraşılacak.
Her mevsim yapılacak bir işlemi vardır,
Kalabalık aileler için belki kolaydır,
Görev taksimi yapılır,
Komşular çağrılır,yevmiye ile insan tutulur,
Öğle sıcaklarında ikibüklüm çalışılır,
Zaman bol,bir arada yenir,konuşulur,
Su kıtlığı yüzünden hep tartışılır.
Dikim zamanı,
Tarlasına geldi Aziz,karısı ve çocuğuyla,
Ortak kullanılan suya ark açtı çapasıyla.
Karısı yatırdı tütün selesi içine altı aylık bebesini,
Çok geçmedi akan su kesilmesin mi.
Aziz gitti su başına,
Komşu çevirmiş suyu kendi tarafına.
Münakaşa kavgaya dönüştü,
Aziz başına vurulan bir çapa darbesinden öldü.
Birbirinin kopyası iki çekirdek aile,
Başsız kaldılar başbaşa kaderleriyle.
Katil Remzi’nin suçu sabit görüldü,
Sinop cezaevine yatırıldı,
Onbeş sene sonra bir bayram öncesi çıkarıldı.
Arefe günü geldi memleketine,ailesine kavuştu,
Bayram namazı çıkışı cami önünde vuruldu,
Yeni yetme biri, elinde silahla başına dikildi.
Tahmin etmişti Remzi,ölmeden sordu,kimdi,
“Aziz’in oğluyum”deyince katili,
Açtı göğsünü,gözünü gencin gözüne dikti,
“Bu senin hakkın,bir daha vur,kader bizimki.”
Yeni yetmenin suçu sabit görüldü,
Cezası kesildi,Sinop cezaevine yatırıldı.
Remzi’yi vurmak onun hakkıysa,
Demekki çıkışında bir hak sahibi bulacaktı karşısında.
(17 Ağustos 2006)
Ömer Faruk BaykalKayıt Tarihi : 17.8.2006 14:43:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!