Gecenin en esmer anına,güneş gibi saplandı gözlerin
Sessizliğin kuytularına bir ok gibi deydi yiğit sözlerin
En sarp kayalıklardan düşeriken bu beden,sarıverdi ellerin
Sen O'nu düşünüyorsun ya hep,ben yalnızca seni....
Ardından ordular yürütür yalın ayak o yürüyüşün
Susuz kalsa dudaklar,kırbalara su doldurur o gülüşün
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem