Mutluluğun alnına fırlayan bir kurşun ve tebessüm komada, bir kan akar ve oluk oluk içer toprak su misali sevgi olur ve kin namını edinir.Acı yürekte yürüyen bir gölge olur, hudut çizilmiş kalbe, taze bir yaprak mavi günlere inat uçmaz zemheri akşamları pencereme pul eder, ay simamı tayin eder şimdi garip şiirler ağlar kafiyeler düşüncelerimi oluşturur.Sancak gölgesine gömülü yüreğime ok ol gülüm, karanlık dolu gözlerimdeki nehre ateş düşer yanıyorum...Son mektubum hoşçakal.
Anne;
Bugün gene düşünmekteyim
Kaybedersem seni diye, ya beni bırakırsan,
Bugün gene görmekteyim;
Kayıpları çekemem sineye, ya ellerimi bırakırsan,
Bugün gene bilmekteyim;
Sensizlik uçurumunda,
Hasretin avucunda,
Bir hayal oldun,
Her baharın kışında.
Çaremde umudumsun
Dünya devrilmiş kafama, bitmekteyim,
Sallandı bardakta birden yaşamım,
Solmuş çiçeğim dünyadan göçmekteyim,
Bilinmeden bile ölüme koşarım...
Kayıplarda kaybolmuş kimliğim,
Toprak ölü toprak beni süzüyor,
Sanki brnim içimden, ruhumdan geçen,
Ölü ışık benim hayatım geçiyor,
Bırak giden gitsin geçsin artık geçen.
Yollara kin eken birileri var uzaklarda,
Özledim hasrete doğru puslu bakmanı,
Özledim karanlığa doğru kaşlarını çatmanı,
Özledim hasretime melhem olmanı,
Nerelerdesin, hangi yaban eldesin.
Tebessüm edipte ayrılığa doğru,
Gözlerinin sırrıdır sevda,
Ölümle eğlenirim ölümle,
Bir yaşarım bin defada,
Bin severim bir zulümle.
Dağların tozu benim,
Zindan bir kutuda dalgalanmış,
Kafamın içinden geçen bir bıçak yarası,
Dünyam kalbimin içinde arşınlanmış,
Sanki yüzüme vurulmuş aşkam karası.
Zindan köre görünen zifiri karanlık,
Bilirmisin kan ve mektup hikayesini,
Bir aşık yazar bu acı mektubu,
Yazar içine bütün aılarının namesini,
Kanayan yarasına olur tadı tuzu.
Mektup kana karışınca özlem doğar,
Kral kimdir bilmem,
Buyruklara boyun eğemem,
Bırak ben böyleyim,
Beladan başkasını sevemem.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!