Viyana Şiiri - Mehmet Nurettin Üstün 2

Mehmet Nurettin Üstün 2
10

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Viyana

Güneş yükseliyor kırmızı bir yasla
Elizabeth’in* gözleri gibi uzaklarda
Balo salonlarında altın varaklar
Çığlıkları susmuyor şehirlerin
Bu Türk çanı* değil Viyana
Kan ve demir yığını
Kuzey kulesinde* bıçak gibi soğuk
Bir Kanuni doğuyor sanki içinde
Meydan meydan yaklaşıyor zaferler
Sarışın kızların zarafetinde
Sığamadık çağların çağına
Biz bir ihanete uğradık Viyana
Tekbir sesleri çınlayacak yeniden
Bizi unutma…
Aziz Stephan* et ve kemik
Tünellerin cehennem yolu mu
Karanlık tabloların, heykellerin gölgesinde
Toprağa girememiş hanedan soyu
Sabah olur gün doğar, gökyüzünde hep bulut
Bir heykel sürüsü dizilir yollara
Franz Joseph* derin bir uykuda
Bir kasvet saplanır ansızın ruhuma
Evlerin cehennem mağaralarında
Put pazarı, granit Viyana
Opera binasında Mozart çalıyor
Schönbrunn* sarayında dilsiz tablolar
Gönlüm bu şehri terk et diyor
Çınlasın kulaklarımda yeniden ezanlar
Taşları oydunuz, kalpleri kanattınız
At figürleri altında kendi karanlığınız
Biz yenilmedik Viyana
Opera binasında Türk marşı çalıyor
Zangoçların* kulelere tırmansın
Ufukları bir Türk fırtınası kaplıyor.

Mehmet Nurettin Üstün

*Elizabeth: Avusturya İmparatoriçesi
* Türk Çanı: İkinci Viyana kuşatmasından sonra
geri çekilen Osmanlı askerlerinden ele geçirilen
Silah ve metal eşyalardan eritilerek yapılan ve Aziz
Stephan katedrali kulesine takılan büyük çan
*Kuzey Kulesi: Aziz Stephan Katedralinin kulelerinden biri
*Franz Joseph: Avusturya İmparatoru
*Schönbrunn: Viyana’da İmparatorların kullandığı
yazlık saray
*Zangoç: Hıristiyanlıkta Çanı çalmakla görevli kilise çalışanı

Mehmet Nurettin Üstün 2
Kayıt Tarihi : 22.2.2025 21:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!