Hadi gel bir fincan kahve içelim seninle
Olur da saçlarımıza kır düşerse
Bir fincan daha koyarız masamızın üstüne
Zaten bir asırdan fazla yaşayacağımı sanmam
Ya da kabul edersen çay koyayım ocağa
Ömrümüz buharında demlensin sonsuza
Her günü yaşayalım mariposa tadında
Kumdan kaleler yapalım
Kalk da bir fidan dikelim saatlerimizi alsın
Zamanla aşkımız gibi en görkemli halini alsın
Ama zinhar, sakın, lütfen unutmamalısın
Ben öldükten sonra da sulayacaksın
Gel istersen bir uçurtma yapalım gökyüzüne
Çocuk yanımızı bırakalım rüzgarın eline
Unutulmaz olsun ne kadar yükselirse
Gökyüzü bile kıskansın özgürlüğümüzü
Hadi çık bir yolculuğa benimle
Ay ışığını harita yapalım kendimize
Yol uzun, menzil belirsiz, dert değil
Yeter ki gözlerin pusula olsun yüreğime
Dilerim ki bir şehir inşa edelim
Dar sokaklarını kahkahalarla süsleyelim
Her kaldırımı adımlarımızla yoralım
Ve her penceresinde bizden bir hatıra olsun menekşeler
Sonra adını bir ağacın gövdesine kazıyalım
Gölgemiz büyüsün, dallarımız sarılsın birbirine
Yıllar geçse de gövdemizde izimiz kalsın
Ve kimse bilmeden bizim hikâyemizi anlatsın
Bir nehir olmaya var mısın benimle
Aynı kaynaktan doğup sonsuza akalım
Denizlere karışsak da bir gün ayrı ayrı
Tuzunda hep birbirimizi tadalım
Ya da gel; bir yıldız seç gökyüzünden
İsmimizi fısılda, ona bizden bahset
Kim bilir, belki bir gece kayarken yere
Kavuşur avuçlarımızda hayal ettiğimiz cennete
Ya da sus; hiçbir şey söyleme şimdi
Zaten aşkın en güzel kelimesi sessizlik değil mi
Sadece otur yanımda, zamanı unutalım
Dünyayı döndüren olsun iki kalbin ritmi
Kayıt Tarihi : 8.3.2025 16:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!