Ashabın da olamadık, ahbabın da
Asırlık da olsa nefesin, lahuti sesin kulağımızda,
Tadamadığın ne varsa ağzımızda,
Hala tadın tazecik ve damağımızda.
Uçurumdayız sevgili, ramak kaldı gayyalara,
Ne de muhtacız Osmanvari hayâlara,
Hırslarımız alaşağı etti ruhlarımızı,
Öyle hasretiz ki Ashab’ın rüyasına…
Ne dediysen tasdik olundu.
Zahirimiz güzel, ruhlarımız hiç oldu.
Musa olmak üzere çıkmıştık ki yola,
Cesetlerimiz Kızıldeniz’de bulundu.
Uzadıkça uzadı dilimiz,
Yanlış yöne açıldı elimiz,
Harama meftun olan gözümüz,
Seni yaşamaya yetmedi ömrümüz.
Ashabın da olamadık, ahbabın da
Ne güzellikler saklıydı oysa adında,
Miras bıraktığın ne varsa ardında,
Yetim kaldı, şimdi meçhul diyarda.
Neredeydik, hırslarımız nerelere getirdi.
Dünün mazlumu, birden zalim oluverdi.
Nifak tohumları hoyratça sağa sola saçıldı.
Ahir zaman zakkumları, toprağımızda açıldı.
Sen yoksun bari rüzgârın olaydı.
Katı kalplere söyle bir dokunaydı.
Senden sonra dünya yörüngesinden kaydı.
Sen olaydın Sevgili, her şey kolaydan kolaydı.
Seni sevmek bile karaborsada,
Şehirler milyonluk ama cesetler ortada.
Burada da barınamadık orada da,
Halimiz nicedir Yaradan’ın huzurunda?
Dışımız süs içimiz cerahat,
Nerede biz, nerede Ali’deki (r.a.) şecaat,
Camilerimiz olsa da lebalep,
Saflarımıza duvarlar çekili ey cemaat!
Çoktan yıkıldı aşkın kalesi.
Meşhur oldu ümmetinin hilesi.
Duyulurken mazlumun nalesi,
Tıkadı kulakları menfaat, ulaşmadı sesi.
Yanlış yerde aradık hep huzuru.
Merhamet alt edemedi bir türlü gururu.
Başkasında aradık sendeki nuru,
Maalesef, sadece bebelerimiz duru.
Sen yoksun bari Ömer’in (r.a.) olaydı.
Adaletinden bir damla bari koyaydı.
Mübarek gözün şöyle bir bakaydı.
Sen olaydın Sevgili, her şey kolaydan kolaydı.
Aldatmanın adı olmuş siyaset,
Ey Ebubekir (r.a.) sen bari yardım et!
Tuz kokmuş temiz mi kalır niyet,
Rabbim! hak etmesek de bizleri gözet!
Ateşindeyiz İbrahim’in (a.s.) , Yusuf’un (a.s) kuyusunda.
Çok çabaladık kaldık Kızıldeniz’in kıyısında,
Aldandık, yalan yok ümmetinin sayısında,
Karenli Üveys gibi kaldık saadet kapısında.
Dinlemedik seni, takıldık Cehillere,
Terk ettik insanlığı çöllere, nehirlere,
Hatırlatamadık seni bir türlü, olmadı.
Gözyaşına alkış tutan, zavallı nesillere…
Bıçak altında boynumuz İsmail (a.s.) misali,
Dostun Cibril gelse ve olsa baba oğul visali
Sen ki bir kusursuzluk timsali,
Gel ya Resulallah (sav), olsun ümmetin visali.
Gel ya Resulallah (sav), olsun ümmetin visali.
Kayıt Tarihi : 13.11.2021 18:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Mütevazi bir naat denemesi (Sultan'ından Kabul Görürse Hediyedir)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!