VirGül Şiiri - Osman Murtaza Gökdal

Osman Murtaza Gökdal
32

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

VirGül

Geçilir sonsuzlukta her bir aralık,
En koyu ve yoğun anındayken karanlık…
Güneş doğdu birden,
Ve bir gonca açıldı bir anlık,
Âlem şahit oldu buna,
Şahit oldu buna bütün insanlık…

Karaydı gökler,
Kapkaraydı gönüller,
Yüzler is içinde,
Akıyordu her taraftan kir.
Bir avuç garip ve aşık
O’nu ediyorken zikir.
İltifat bir yana,
Hep dışlandılar,
Görüldüler hep hor
Ve hep hakir.
...
Bu öyle bir kelimeydi ki,
Devirdi cehaleti ve her şeyi
Devirdi ve yeniden inşa etti.
Bu mucize bir fikir.

Susamıştı toprak O’na,
Susamıştı,
Kadim Fırat ve Nil…
Bu bir lisan değil,
Bir ses değil,
Bu gönülden çağlayan bir dil…
O’na ne karşı koyabilir
Ne de engel olabilir
Ne çamur, ne kil,
Ne koca bir fil,
Ne de sahtekâr ikiyüzlü bir cahil…
Çalınca gökten gaibten bir zil,
Emir duyuldu;
Haydi yürekleri temizle,
Haydi gönüllerdeki pası sil…

Hasretti O’na bütün bir dünya,
Hasretti O’nun şefkatına.
Ve o misk kokuya
Hasretti arz ve sema.
Bir temizlenmeydi bu,
Bu bir arınma.
Zulüm arza yayılınca,
Ve çığlıklar semaya ulaşınca,
Duyuldu kutlu bir nida;
Her tarafı sarmışken
Kan ve irin…
Haydi Ademoğlu,
Haydi, O’nun
Kanatlarının altına girin.

O’nunla arındı bütün bir beşer,
Ve O’nunla aydınlandı
Yerküre ve bütün atmosfer.
O, bir güneş gibi doğdu karanlıklara,
O, bir şifa oldu hastalanmış ruhlara.
O, rayihası çağlarca kokacak bir sümbül,
O, bir misk-i amber.
Ey zulüm altında ızdırap duyan gönül,
O’nunla huzur bul,
Ağlama artık hep O’nunla gül.
O’nun aşkıyla yanacak her çağda bülbül.
O, Hakk’ın sevgilisi
Ve kainatın efendisi
O hiç solmayacak bir gül.

Sanma biter bu yolculuk burada,
Hakikatten bir cüzdür bu,
Bu yalnızca bir
VirGül…

31/07/2013

Osman Murtaza Gökdal
Kayıt Tarihi : 1.8.2013 09:33:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Osman Murtaza Gökdal