Düştüğün zamanların kör kuyularında,
Yosun tutan hayallerde hep paslandın.
Yokuşlarda terleyen hırçın rüzgarlarda,
Yere düşen damlalar gibi parçalandın.
Gül rengine hasret kaldın dikenler gibi.
Düştükçe hep süründün gölgen misali.
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.