Cahilliğin olduğu bir çok yer var,
Bu ülkede Mardin gibi, Urfa gibi...
Burada cahillikten öte töre var;
Halkı yöneten bir kanun gibi.
Kızlar küçükken evlendirilir,
Henüz 15 yaşında anne olurlar,
Sonra o küçük kızlar,
Gün gelir evden kaçar.
Sonra abileri onları aramaya çıkar,
Bulurlar onları evlere getirilir.
Ağalar yazar ölüm fermanını,
Vicdanları hiç sızlamadan.
Cahillikle alırlar bu saçma kararı,
Ahiret günü hesaba katılmadan.
Kendileri öldürmez güya günahsızdırlar,
Aslında şu anda en kötü yoldadırlar.
Asarlar tavana intihar ipini,
Altına koyarlar ölüm sandalyesini,
Kız öldürmek zorundadır kendini,
Şayet teslim etmezse ruhunu,
Kızın infazına karar verilir.
Evin en küçük oğlu çağırılır,
Henüz töreyi bilmezken eline silah alır.
Güya evin namusu onun ellerindedir,
Yalanlarla kandırılıp cesaretlendirilir,
Daha silahın ne işe yaradığını bilmezken,
Kahraman olacağını düşünür,
Oysa ki öldüreceği kişi ablasıdır,
O an ablasını vurmak istemese de,
Vurmak mecburiyetinde kalır.
Kurşun silahtan acemice çıkar,
Güya namusları temizlenmiş olur.
Ama sonunu herkes bilmektedir:
Biri mahpusa biri mezara,
Sonra biri daha, biri daha,
Ve böyle devam eder insanlığın katli...
Kayıt Tarihi : 3.11.2013 14:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!