Neyine güvenem Felek çarkına
Kıtalar yüzdürür Gölün üstünde,
Rahmeti çağlatır kendi arkına
Dünya'yı çevirir yelin üstünde.
Adem'den beridir yola koyulduk
Demokrasi kalktı, bozuldu Mizan
Medeniyet Çöktü, Kalmadı İzan
Ayırt Edilmiyor Erkek, Kız, Kızan
Kadınla Erkeğin Farkı Kalmadı.
Cehalet Çağladı, Dört yanı sardı
Savaşlar çıkarıp, Devlet'ler yıkan
Cihan-i Alemde, Seyrine bakan
Yoksulu çiğneyip, zengine akan
Aslanı Kediye Boğdurur Para.
Turadır Beşeri, Yoldan Saptıran
Feleğin cevrinde çırpınıp durma
Faylı Zeminler de Binayı kurma
Hakikat bilmeze, öğütler verme
Cahile Nasihat Boşadır Boşa.
Meyletme Dünyanın renkli varına
Ülkemin Başını, Duman Bürüdü
Medeniyet Çöktü, Vicdan Çürüdü
Cehalet Çağladı, Coştu Yürüdü
Seyredip bakmanın zamanı değil.
Siyaset Akvamı, Fena Karıştı
Memleketi Şavşat Yoncalı köyü
Saka boylarından gelmiştir soyu
Ha-hakikat bilir, humustur huyu
Beşin de güreşi seçti pehlivan.
Daha on yedisinde güreşti başa
Düşünürüm, şu Evrenin halini
Bu koca Dünyanın bunca varını
İklim mevsimini, yağmur karını
Varlık nedir, beşer nedir, can nedir.
Uydumuz Uzay da, raysız dönüyor
Duydumki Agamız yatıyor hasta
Ahvalin ulaştı, yarene Dosta
Enişten-bacını, bırakma Yasta
Yaradan şifalar, eylesin dostum.
Şükür ki yanında, Evladın vardı
Feleğin çemberi dönmüyor düzgün
Fayları kükrüyor, kulları azgın
Memleketi sardı, kurt ile kuzgun
Düşman belli değil, dost belli değil.
Bu devri alemin, kulu vefasız
Memleket başını duman bürüdü
Rantiye çağladı, coştu yürüdü
Adalet felç oldu, hukuk çürüdü
Yargının karaya vurduğu devran.
Zenginler kendine bağlamış arkı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!