Geçmişi anıyorum, baharda türül, türül ,
Sırtım güneşe dönük, bir öğle sıcağında,
Tabiat canlanıyor, dereler gürül gürül,
Çiğdemler çiçek açmış, topluyorum dağında.
Giderek değişiyor, tabiatın dengesi,
Bir güzellik katıyor, göçmen kuşların sesi,
Üzerimi örtüyor, mutluluğun perdesi,
Kendimi buluyorum sevginin odağında.
İçim sevinçle dolu, coştukça coşuyorum,
Uçan kelebeklerin ardından koşuyorum,
Bu ne enerji böyle kendime şaşıyorum,
Sekiz, on yaşlarının lezzeti damağımda
Gel de bu yorgunlukla hâkim ol gözlerine
Bir uğultu karışır,"kalk uyu" sözlerine,
Rahatlardım, başımı koyunca dizlerine
Mışıl mışıl uyurdum, anamın kucağında.
Sabah kuş cıvıltısı uyandırır uykudan,
Bin bir lezzet alırdım yavan ekmekten, sudan
Şimdi eser mi kaldı o güzelim duygudan,
İnsanlık arıyorum, teknoloji çağında.
Kışın tadı bir başka karla kaplanır damlar,
Bembeyaz bir gelinlik giyerdi yeşil çamlar,
Ben soğuktan titrerken çözülür buzlu camlar,
Her şeyi unuturdum sobanın sıcağında.
Ey Karaçay yıl geçti, yokuşa vurdu yollar,
Güle güle der şimdi, çocukluğum el sallar,
Neyiniz varsa alın, bende kalan ey yıllar.
Verin çocukluğumu yarının şafağında.
12.01.2004
İbrahim Karaçay
Kayıt Tarihi : 3.3.2019 19:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!