Gecede geç belirsiz saatler
Havada kar donuyor buz üşüyor
Dışarıda yoktur kimseler
Köpekler duvarlardan ısı alıyor
Lambada ışık üşür iken
Işığın altında üşümeyen Dilaver
Sigarası için kibrit yakma telaşında
Kibrit donmuş Dilaver zorda
Kibrit inat Dilaver daha inat
Dayanamayan kibrit yanıyor
Dilaver bir nefeste sigara yakıyor
Tütün kılcallarına duman üflüyor
Yolunu tutar iken doğunun
Köyde hiçbir lamba yanmıyor
Güneşe çok var Dilaver biliyor
Güneş evinde kimi bekliyor
Yolda izi yok ne insanın
Nede kürklü bir hayvanın
Adı bir kez çıkmış delinin
Bulacak o evi güneşinin
Günün ilk ışıklarıyla döndü
Her sabah her zaman olduğu gibi
Güneşle beraber girdi köye
Alışkanlık olmuştu bu köye de
Murat çıktı karşısına yine
Buldun mu? Buldun mu?
Daha değil diyince Dilaver
Bulunca gideriz demi emi
Bir Murat inandı zaten
Birde güzel rahmetli anası
Bulursun demişti bulursun
Sende bu azim varken bulursun
İnsanlar inanmıyordu nedense
Neden inansınlar ki kim bulmuş
Bu güne kadar yattığı yerde güneşi
Ama kim azim etmiş Dilaver gibi
Bırak diyorlardı bu sevdayı
Unut diyorlardı göz yakan güneşi
Everelim diyorlardı kız bulalım
Vazgeç gençsin diyorlardı vazgeç
Vazgeçilir mi sevdadan sevdalıdan
Uğruna ölünesi güzelden geçilir mi?
Umut toprak olur mu gömülür mü?
Cevap verseler bu yoldan dönerdi…
Günler geçti,aylar,yıllar bir bir…
Dilaver değişmedi Murat aynı
Köyden göç çok oldu doğan da
Sevdası da aynıydı Dilaver’in güneş
Dilaver dönmedi bir sabahında köyün
Kimse fark etmedi Murat ta gideli
Kimsesi yoktu zaten O deliydi
Gün oldu gece oldu üçer oldu dönmedi
Dördün sabahı çoban bir arapla geldi
İmamı çağırdılar konuştular anlaştılar
Dilaver i aradılar bulamadılar soramadılar
Kimdi bu arap anlayamadılar, imam;
Bizim deli meğer veliymiş Dilaver
Mısırdan bunun için gelmiş bu şahıs
Hocası yollamış güneşi oda ararmış
Bir bulan bizim deli Dilaver imiş
Herkes şok oldu başta bir ay konuşuldu
Sonra kar yağdı güneş doğdu unutuldu
Ne kimin aklında kalıyordu ki bu köyde
Kim kimi anlıyordu ki gerçekten bu köyde
Yazın sıcağında bir güneş sabahı
Köylü hacı karşılayacak el öpülecek
Bir tespih bir takke alınacak
Bu yılda iyi Müslüman olunacak
Hacılar girince köyün yoluna
Çocuklar at karşılamak için koşar
Yaşlılar dua eder gençler bakar
Hacılar hüzünlü ayrılış Sulatandan
Bu sefer neden kimsede hediye yok
Zemzem yok tespih takke yok
Köylü kızgın boş elle hacılık yok
Hacılar ağlıyor bunu da anlayan yok
Hacıların lambası söndü bu gece erken
Hepsi toplandı o lambanın altında
Sigaralar yandı yöneliş doğuyaydı
Herkes olmuş Dilaver güneş aynı yerdeymiş
18.02.2004
Serkan YıldırımoğluKayıt Tarihi : 27.2.2004 11:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!