Yıllar unuttursa da sana beni
ben hiç unutmadım seni
Hatırlarsan seksen yedi yılını
hatırlarsın belki de beni
İstersen şöyle hatırlatayım kendimi
Elazığ’dan otobüse binmedin mi
yolum diyar bakır demedin mi
Garip Ali yi otobüste görmedin mi
sana türkümü yazıp verdim almadın mı
Klarnetçin darbukacın kemancın şahittir bana
Sakın garip aliyi kalkma inkara
bir gün sende düşersin dara
Bir garip ali daha bulamazsın
Ben yazdım gitti latife
duydum dondu damarımda kan bile
Kimseye söyleyemedim türkü benim diye
Aramızda sır oldu türküm
yinede emeğine sağlık
Türkümü sen düşürdün dillere
Bu sırrı kimse bilmese bile
ALLAHIM biliyor gel gör hele
Türkümün ikizini yazdım
sana edeceğim hediye
Düşerse bir gün yolun Almanya ya
alana inince garip aliyi hatırla
Sarılayım hasretle sana
al türkümün ikizini helal olsun
Ben yazdığım şiirlerimden utandım
kimselere okuyamadım
İçimde ki cevherimi kül ettim
kıymetini bilemedim
Senin bir sözünü hiç unutmadım
Ağlamayana meme vermezler demiştin
Bunca yıl ağlamadım
ama şimdi ağlıyorum gel gör beni
Sakın sanma maddiyat umuyor diye
dünya malında gözüm yok öyle
Benim yürek sesimi inkar etmediğini söyle
Sana on bin Euro vereceğim
O türkümün altına ismimi yaz yeter
Bu mektup şahidin olsun
Amma nerde sende o yürek
Bunca yıl söylediğin yalanlar
Ortaya çıkacak
Belki de hayranların kızacak
Çünkü o türkü süs bir işe yaramazsın
Almanya
Ali Şahin (Elbistanlı)
Ali Şahin 7Kayıt Tarihi : 24.5.2013 20:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
1987.Yılında otobüs mavini olarak çalışıyordum bir gün Elbistan dan diyarbakıra gidiyorduk Elazığ terminaline girdik ordan diyarbakır yolcusu aldık yolcular beş kişilik müzüzyen bir guruptu otobüsün arka beşli koltuğunu onlara verdim paraları kısıtlı olduğu için bilet almamışlardı onlardan beşkişilik para yerine üç küşilik para aldım içlerinden biri şimdi türkiyede çok ünlü biri ozamanlar köy düğünlerine koşturan aldığı parayla zor zar geçindiğini söylemişti hayatın onu hırpaladığını konuşmalarından ve gözlerinden anlamıştım çok iyi yürekli duygusal bir yüz ifadesi vardı.bende ozamanlar kendi kendime türkü söylerdim. dedim abi hadi bir türkü söyleyelim şu yolcular dinlesin. bana dedi ben söylemem ozaman çalgıcı arkadaşlar çalısın ben söyleyim dedim onada hayır sen çalgısız söyle biz seni dinleyelim dedi çalgıcı arkadaşlar da sade söylememi istediler muhabbet iyice artmıştı otobüs hazar gölünün kıyısında virajlı yolları dönerek diyarbakıra doğru süzülüp yol alıyordu hazar gölünün mavi suları güneşle birleşmiş pırıltılı parlaklığı otobüsün camlarına yansıyordu o virajları dönerken.iyice efkarlamıştım o zaman üç tane bestem vardı birtanesini söyledim beni müzüzyenlerle birlikte yolcular dan da bir kaç kişi daha alkışladı ardından sanatcı olan arkadaş hemen bu beste kimin çok güzelmiş diyerek benim ile iyice sohbeti artırdı bende benim dedim hadi birtane daha söyle diye ısrar etti bende kırmadım iki bestemi daha arka arkaya söyledim sonra bana dediler neden kaset yapmıyorsun çok güzel okudun benden daha iyisin dedi yanında ki çalgıcı arkadaşlarda söylediklerine onay verdiler.benim kaset yapmak gibi bir niyetim yok bu iş eğitim ister öyle üç tane besteyle şarkıcı olurmu diye sordum neden olmasın git istambula sana destek olacak birini bulursun dedi.ben hayır yapamam deyince ozaman bu besteleri bana yazıp vere bilirmisin dedi bende olur yalnız nerde okursan benim ismimi söyle o bana yeter dedim tamam dedi.orda üç tane olan bestemin ikisini yazdım ve verdim öbür kalan bir bestemi vermedim çünkü o benim çok hoşuma gidiyordu buda bende kalsın dedim bende kaldığı için nakarat bölümünü yazmamda sakınca yok.Ağlarım gizli Yanarım gizli severim gizli hep gizli gizli.diye bu türkü bende kaldı ama bir işe yaramadı asıl değerli olanları vermişim hemde ismim verilmedi sahip dahi çıkamadım çünkü elimde bir belge dahi yok tu sahib çıksam bana deli.adamın bestesine sahip çıkıyor derler diye düşündüm.ama allahım ve ben biliyorum ya. deyip kendimi teselli ediyorum türküleri dinleyip kendimden geçiyorum. Aslında türküm kayıp derken türkümün kayıp olduğu falan yok ben türkümün kimde oldğunu çok iyi biliyorum sadece benim kızdığım butür insanların nasıl hayranlarına bu türküler benim diye biliyor yüzü kızarmadan onu anlamış değilim. Bu türküm kayıp hikayesini ancak bukadar anlata bildim okuyanlara teşekür ederim.(Almanya-Ali-Şahin(Elbistanlı)
TÜM YORUMLAR (28)