Bir çay bahçesindeyim,ya sen....nerelerdesin...?
Uğruyormu acaba düşüncelerim,düşüncene...
Düşüncemdesin,yanımda yoksun da.
Ben senin düşüncendemiyim acaba...
Elektrik demişsin aramızdakine,
Sadece elektrikmi...mi...mi ve bir sürü soru ekleri.
Ya elektrikleri kesersen......
Düşünüyorum....
Doğruyu bulup onu yaşatma telaşındayım.
Bulmak ayrı dert yaşatmak ayrı...
Karşındaki hiçbir zaman kendin gibi hissetmiyor mu..
Hissedeni bulup yaşamak ama aramamak.
Heycan,iç çekiş,ürperti.
Bir aşkın kalesinin bütün surlarını,
Önümde çin seddi gibi hissediyorum.
Ne kadar yazabilirim bilmiyorum.
İstersen sende devam ettirebilirsin.
Ya da nokta koyarsın.
Bir çizgi bir harfte noktalardan oluşan bütünlük ama,
Ben son anlamında bir nokta demek istiyorum.
Samimi içten ve yalansız olmak için,
Tüm kelimelerimi kullanıyorum.
Sana kelimelerim havadaki toz taneleri gibi,
Uçuşarak gelirken,hangilerini tutabileceksin.
Ne çok hissettiğim var senin adına.
Ama kelimelerin yetmediği binlerce söz...
Frenlemek istemediğin halde,
Fren balataları yanar arabaların,
Hızlı giderken ve aynı zamanda frene basarlarsa...
Balatalarım yanacak mı.....?
Seni kaybetme korkusu,
Ve anlaşılmamışlığın,yanlızlığın korkusu...
Yinemi sinecek yüreğe.
Yazdıklarımdan kendin için bir ben yarat ki,
Ebedi olsun.
Bir şiir yap mısralarıyla türküleşsin.
Sana giden tek ben olayım.
Sana gelen ve hiç gitmeyen
Gidiyorsun biyerlerin hep bende kalıyor.
Sen kalıyorsun.
Gidiyorsun yoksun da ben mi farketmiyorum.
Zaten hiç olmamışmıydın diye soruyorum kendime.
Neyse... varsın sen.
Ve ben elbet bulacağım bir yol...
Varsa eğer bir yol,
Ya da benim varsa bir yol bulma yeteneğim.
Yetersem buna.
Kendi olarak sana gelen,
Sana gereksinimi olmadan,seniisteyen,
Sensizde olabilecekken senin olmayı seçen.
Kendi olasını,senin olmaya bağlayan...
İşte o ben....!
Yarımsın ama tam karşımdasın,
Ne anlatır sana bu sözlerim.
Bu dakika dakika sana giden düşüncelerim.
Ne anlatır sana varlığım.
Hiçliğin hamuruyla yoğrulmuş varlığım.
Gözyaşıda karışacak mı o hamura.
İnsan güneşi yaşamak istiyor.
Yaksın istiyor,kavursun istiyor.
Yerle bir olayım..............devamı gelmedi.......
Bedduamı söyleyemedim kendime....
Bu son satırım bu defterde....
Beyaz yapraklarda nasıl mavi bir izse bu mürekkep,
Sende öyle kal yürekte...!
Okuduktan sonra devam ettiremesen bile,
Soba tutuşturmada,cam silmede işe yarar belki....
Ama....en güzel yanar....
Yandığım gibi...............
Şiirlerim noter tasdiklidir.....
Eylem KarabulutKayıt Tarihi : 2.1.2009 16:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Eylem Karabulut](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/01/02/vefa-86.jpg)
Vefa
Bir çay bahçesindeyim,ya sen....nerelerdesin...?
Uğruyormu acaba düşüncelerim,düşüncene...
Düşüncemdesin,yanımda yoksun da.
Ben senin düşüncendemiyim acaba...
Elektrik demişsin aramızdakine,
Sadece elektrikmi...mi...mi ve bir sürü soru ekleri.
Ya elektrikleri kesersen......
Düşünüyorum....
Doğruyu bulup onu yaşatma telaşındayım.
Bulmak ayrı dert yaşatmak ayrı...
Karşındaki hiçbir zaman kendin gibi hissetmiyor mu..
Hissedeni bulup yaşamak ama aramamak.
Heycan,iç çekiş,ürperti.
Bir aşkın kalesinin bütün surlarını,
Önümde çin seddi gibi hissediyorum.
Ne kadar yazabilirim bilmiyorum.
İstersen sende devam ettirebilirsin.
Ya da nokta koyarsın.
Bir çizgi bir harfte noktalardan oluşan bütünlük ama,
Ben son anlamında bir nokta demek istiyorum.
Samimi içten ve yalansız olmak için,
Tüm kelimelerimi kullanıyorum.
Sana kelimelerim havadaki toz taneleri gibi,
Uçuşarak gelirken,hangilerini tutabileceksin.
Ne çok hissettiğim var senin adına.
Ama kelimelerin yetmediği binlerce söz...
Frenlemek istemediğin halde,
Fren balataları yanar arabaların,
Hızlı giderken ve aynı zamanda frene basarlarsa...
Balatalarım yanacak mı.....?
Seni kaybetme korkusu,
Ve anlaşılmamışlığın,yanlızlığın korkusu...
Yinemi sinecek yüreğe.
Yazdıklarımdan kendin için bir ben yarat ki,
Ebedi olsun.
Bir şiir yap mısralarıyla türküleşsin.
Sana giden tek ben olayım.
Sana gelen ve hiç gitmeyen
Gidiyorsun biyerlerin hep bende kalıyor.
Sen kalıyorsun.
Gidiyorsun yoksun da ben mi farketmiyorum.
Zaten hiç olmamışmıydın diye soruyorum kendime.
Neyse... varsın sen.
Ve ben elbet bulacağım bir yol...
Varsa eğer bir yol,
Ya da benim varsa bir yol bulma yeteneğim.
Yetersem buna.
Kendi olarak sana gelen,
Sana gereksinimi olmadan,seniisteyen,
Sensizde olabilecekken senin olmayı seçen.
Kendi olasını,senin olmaya bağlayan...
İşte o ben....!
Yarımsın ama tam karşımdasın,
Ne anlatır sana bu sözlerim.
Bu dakika dakika sana giden düşüncelerim.
Ne anlatır sana varlığım.
Hiçliğin hamuruyla yoğrulmuş varlığım.
Gözyaşıda karışacak mı o hamura.
İnsan güneşi yaşamak istiyor.
Yaksın istiyor,kavursun istiyor.
Yerle bir olayım..............devamı gelmedi.......
Bedduamı söyleyemedim kendime....
Bu son satırım bu defterde....
Beyaz yapraklarda nasıl mavi bir izse bu mürekkep,
Sende öyle kal yürekte...!
Okuduktan sonra devam ettiremesen bile,
Soba tutuşturmada,cam silmede işe yarar belki....
Ama....en güzel yanar....
Yandığım gibi...............
Şiirlerim noter tasdiklidir.....
Eylem Karabulut
değerli şairim kaleminiz daim olsun muhteşem bir şiir okudum saygılarımla.....
MEHMET KINDAP
(Sensizde olabilecekken senin olmayı seçen.
Kendi olasını,senin olmaya bağlayan...
İşte o ben.)
Umutsuz başlayıp acıyla bitirmişsiniz şiirinizi..
Bu duygular bana yabancı değil, kendimi buldum adeta her mısrasında...
Duygu yüklü şiirinizi gönülden kutluyorum....Sevgiler...Lamia CANAY...
TÜM YORUMLAR (5)