Korkakların can pazarında buldum seni,
Yalnızlığımın en ücra sokağındaydın.
Parıltılar içinde,karanlıklarınımın ortasında,
uçmaya hazır bir kırlangıcın gagasındaydın.
Her adımımla biraz daha ürkerek kanat çırpıyordun.
Uçmaya yeltenip, uçamıyordun.
Çünkü ölüm uçlu mermilerden kaçıyordun.
Ve sevgi ile aşkın bıçak uçlu ayrılığında bana sığındın.
Tanrılardan çalınmış cennet kokularıyla,
kokladım seni.
Kelebeklerin gözyaşlarıyla yıkadım tenini.
Meleklerden aldığım öpücüklerle kuruttum,
üstündeki şeytan zehrini.
Ama seni kendime aşık ettiremedim.
Çünkü aşkı ben kendimden öğrenmiştim.
Yani onunda benim gibi,çoktan kapatılmıştı devri.
Ve bıçak uçlu ayrılık çoktan yarmıştı,
ak tenimi.Akıtmıştı al kanımı.
Beyaz papatyalarla süslü olan kırlarımı,
kan güllerinin seline vermişti.
Dudaklarının kıyısından uzaklaşmanın zamanı geçmişti.
Kara bahtımı ve sevdamı alıp,gitmem gerekirdi.
Vedaya gerek yoktu.
Çünkü vedamız aşkımızın başladığı andı.
Kayıt Tarihi : 11.12.2005 13:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!