VEDA ŞİİRLERİ

Hatırla başımı göğsüne yasladığım anı
Sendin şu zavallı gönlümün bir tek sultanı
Gidişinle öldürdün sevgi dolu ayhan,ı
Elveda derken beni hiç düşünmedinmi


Yanıma gelmişsin bana veda ediyorsun
..

Sonbir veda etmeden gittin niye?
Hakkın var mıydı beni sensiz bırakmaya?
Ben böylesine severken seni
Sen bir veda etmeden gittin niye?
Şimdi yalnızlık çölünde boğuşuyor gönlüm
Ne bir arayan var ne de soran.
Bir kez görür gibi oldu bir an
..

Bu kaçıncı hüsran kaçıncı hüzün
Sevip de kalbine akamam artık
Sever diye bende olmasın gözün
Kimseyle yollara çıkamam artık

Yıllar oldu aşka veda edeli
Daha yeni durdu gözümün seli
..

hüznün şehrinde aşk gülücükleri
ve bir kadının yakasında veda gülleri

yılda bir defa düşen şimşek sanki
milyarlarca insan arasından sadece onu seçmiş gibi
aynı bakışta başlayıp da tükenen
sonsuz kadar uzun, bir an kadar kısa
..

GURBETİ BATSIN

Bakarken ardımdan o iki yavrum
Gözlerinde damla,damla yaş vardı
Boynu bükük sanki yetimler gibi
Baktılar ardımdan veda ederken

..

NİYE


Elveda demeden
Son kez bakışsak
Veda etmeden
El ele tutuşsak
..

şimdi veda zamanıdır
geldik gideceğiz, gündelik telaşımızla
dost gölgeleri vaktimize dolacak
acı- tatlı ne varsa hepsi geride kalacak

yıllanmış muammalarla
yakınlığı demlenmemiş dostlukların
..

Bu son görüşüm artık, seni sen olaraktan;
Yarın başka birisi olacaksın tümüyle.
Bir bak ki farkım var mı, düşen sarı yapraktan?
Bana geçmiş bahardan, veda şarkısı söyle!

Söyle ki ağlayayım, talihime bahtıma,
Sensiz bir yön çizeyim, yeniden hayatıma;
..

hayal ediyorum..



soğuk yağmurlu ve gri bir İstanbul sabahında sen ve ben yani son kez biz aslında önemi olmayan bir yerde önemsizliğine veda ettirerek buluşup çay içeceğiz..


..

Kimi candan sevdimse kalbimden vurdu
Kimi dost bildimse düşmanım oldu
Hayat acı verdi yaşam dert doldu
Birgün dertler bana veda edecek.

Saltanat ararken gönül perime
Oysa koyup gitti gurbet eline
..

Gördüğüm rüyalar hayra alamet çıkar sanmış umutla beslemiştim ruhumu. Kaç zaman oldu bilmiyorum sabah oluyor güç bela, akşama bir suskunluktur dökülüveriyor omuzlarımdan aşağıya. Kimsecikleri duyasım gelmiyor ya mümkünü olsa söyleyecek sözüm olmaz.

Sen iki ucu keskin cümleler kuruyorsun can çekişen gururumun ayakucunda bense direniyor duymazdan geliyorum elimden geldiğince.

Kanatlarını bedenden ayırıyor bir kelebek; şiire dönüyor her cümle yüklemini başından atıp!

Meraklısı değilim satırlar boyu hüznü sıralamanın desem de bırakmıyor yakamı bahardan kalma esintiler. Kayda geçiyor rüzgârı şehrin, dut zamanı terk edilen esrarımı bırakıyorum kapına ansızın gecenin ilk dakikalarında.
..

Elveda demeden
Son kez bakışsak
Veda etmeden
El ele tutuşsak

O bakışlar
Söyleyemez yalan
..

Duygularıma gem vuramıyorum
Artık san veda ediyorum
Her gün acı çekmekten korkuyorum
Sana bu kadar yakınken dokunamıyorum

Senden sonra ne yapacağımı bilemiyorum
Seni bu kadar severken uzak duramıyorum
..

Her veda içinde bir hüzün taşır,
Ve taşar bu hüzün göz pınarından
Elveda derken hep dilim dolaşır
Ayrılık vaktidir dost diyarından.
..

kendine iyi bak
bu bir veda değil
bir elvedadır
senin gönlün benim sevdamdır
..

Kadife eldivenine kandım
Meğer demirdenmiş elleri aşkın
İlk öpücüğüm sandım
Meğer veda busemmiş aşkım
..

Acıdan başka miras almadan
Ve mutlulukla tanışamadan
Veda etti hayata
Hiç kimseyle vedalaşamadan
..

veda/sızım
aşk/sızım..
leyla/sızım
can/sızım..
..

gizli özneleri vardır kimi cümlelerin

farkındadır özel olduklarının zaman

nokta ya da virgül gelmez onlardan sonra

noktasız hüzünlenir virgülsüz veda ederler
..

hoşçakal yüreğimiin kara mührü
hoçakal cebimdeki metelik
veda zamanı gelmişti artık
zamanı gelmiş baharın
taze ot kokusunun gelinciğin
adımlayan bebenin
yağan karın
..