ALPER GENCER VEDA ŞİİRLERİ

ALPER GENCER VEDA ŞİİRLERİ

Alper Gencer

“Silahlara veda
Geceye rüyaya ve sana
Yalnızlığın geyik gözlü çıkmazından
Düzenlerin çıkmazına”

SEZAİ KARAKOÇ / Veda

Çanların ezan seslerine karıştığı bir ikindi ağabey… Seni bu şekil uğurladık son yolculuğuna. Vadesi dolmuş bedenin yüzükoyun toprağı öpüyordu ve ayakkabındaki yırtık göz kırpar gibiydi insanlığa. Ne küskündün, ne kederli… Bana kalırsa bir miktar suskun, bir miktar konuşur gibiydi mutluluğun. Çünkü cenazende on binlerce yürüdük, on binlerce birlikte susarak yürüdük ağabey! Hepimiz, senin bıraktığın o barış çiçeğinden aynı kovana kanatlandık aniden. Sen de gördün, izledin belki; uçarken tekimizin kanadı ötekine değmedi. Keşke diyorum, keşke seni bizden ayrı koyanlar çıksaydı karşımıza!

Çanların ezan seslerine karıştığı bir ikindi, yüreğimizde aynı hüznün birlikteliği, aynı gözyaşları, aynı gam… Yani senin solurken içine çekmek istediğin hava, yani barış, yani şan… Yükleyip sırtımıza senin hayattayken dinlemekten hazzettiğin şarkıları, marşları ve sloganları boşvererek; sen önde biz arkada, yürüdük ağabey. Anneler gözyaşlarıyla uğurladılar seni. Babalar yumruklarını sıktı, gözdağı verdiler düşmanlarımıza. Kardeştik. Unuttuğumuz yeminimiz vardı. Bir de senin at üstünde vurulan bedenin, kardeş omuzlarda hatıraydı. Bir hatıra ki ağabey; ne ölmen şarttı bunu yüreklere kazımak için, ne kargışlı yaşamaklara aldanmak böyle bir hatırayı bağışlardı. Yaşamakla ölüm arasında tutulan sandık açıldı ve güvercinler boşandı! Bir baktı ki mahvına sebep olduğunu sananlar, senin barışa müsebbip saydığın bohçayı, yani bir ömür yüreğinde biriktirdiğin insanlığı tam adresine postalamışlar. Her şey güzel de ağabey, barışa vesayet için bir ölüm ve vasiyet şart mıydı! ? Tamam, bir ölümü ancak bu kadar güzelleştirebilirdi tarih, ancak bu kadar özelleşebilirdi kardeşlik… Ama güvercinler uçsun için kurşun sesi şart mıydı! ?
..

Devamını Oku