Geçmişin sarsıntılarını vurmuşken siyaha sancılar
Ay ışığında vals etti bir veda busesi
Mabedinde saklıyken kör karanlık duygular
Zincirleri kırıyordu bir veda busesi
Satır arasıda kilitlemişken tüm kelimeleri
Türkü tadında ninniler büyütüyordu
Yapayalnızlığın beyaz kâğıttaki tümceleri,
Ruhu zedelenmişliğe, gem vuruyordu bir veda busesi
Gün belki dünden yorgundu, ya! Yarın?
Uykusuz gecelerin gün yüzüne vuran şavkı idi
Ağlayan yüzler etrafında, sıcak umutlar sunan
Çözümsüz çözümlerin başlangıcıydı bir veda busesi
Işıldayan gözlerin referansıyken yüreği
İç yangınlarını bilmeyecekti vuslattaki serseri
Kurulu düzene rölantine bırakmışken mesafelerini
Mavi umuda yelken açmıştı bir veda busesi
‘’Vuslata çeyrek kala bir parantez açıldı, can vuruşlarına Arzu/halde bir veda busesi’’
31.05.2011
Hüseyin AkçamKayıt Tarihi : 31.5.2011 03:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!