Kaç bahar geçti,
yağmurlu kaç nisan gülüm,
kaç yaz eskitti kalplerimiz,
kaç hazan mevsimi
kaç lapa lapa yağan karlı kış geceleri
hatır larmısın?
Ankara mekanlarında
kaç kadeh tokuşturduk aşkımıza saymadım.
Kaç aşk şarabı geçti boğazımızdan,
aşkımız gibi şarap tadında yıllanmış
kaç akşam fondipledik.
Kaç güneş batışı izledik seninle
Alanya'da,
Kaç sevişmemiz oldu sahiller de,
ay ışığı az mı şahit oldu aşkımıza
hatta kıskandı da bulutların arasına girdi,
kayboldu.
Palmiye ağaçları gölge oldu yangınlarımız da
yüreğimizin ateşini daha da körükleyen
buselerin sayısı yok,
Kaç kez vedalaştık gülüm,
kaç kez ayrıldık Limanlarda,
İskele kuşları kanat çırptı aşkımıza
kanatlandık,
onlarla uçtuk,
Bu buse uzun sürdü be gülüm
Vedalaşırken
kondurduğum bu buse
meğerse veda busesiymiş
ayrıldık,
ayrılmamız da gerekiyordu
çünkü şartlar bunu gerektiriyordu,
Şimdi ben seninle gezdiğimiz
Ankara'nın sokaklarını geziyorum,
yanımda sen yoksun,
biraz hüzün doluyorum,
Alanya'nın sahillerinde kokunu arıyorum,
gözlerime yağmur doluyor,
tutamıyorum.
yağmur yağıyorum,
çaresiz de olsa aşkımız
seni yine seviyorum,
Sakın kızma bana ayrılığı ben istiyorum,
Bensiz hayatında sana mutluluklar diliyorum.
Kayıt Tarihi : 11.10.2007 22:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (21)