Bu solan yapraklar “ Hazanın “ habercisi, Eklemlerim ağrıyor yaşlılığın kendisi, Unlu yasak tuzlu yasak ne yemeli bilinmez, Aç kalsam bundan iyi, buna diyet denilmez. Gözlerim seçmez oldu sarışını esmeri, Yokuşta nefes nefes bu bilmem neyin sesi.. Evde hır gür yolda dır dır, iş yerinde bir alem, Kulağım az işitir, sağır derler el alem... Daktilonun tuşları birbirine karışır Bundan sonra bizlere emeklilik yaraşır.. Saçlar beyaz tenim kırış kırış olacak Torunlar dede derken kimi gırgır geçecek. Saat gibi çalışan şu benim sadık kalbim, İsyan edip belki de zamanla tekleyecek... Bir odada nefesi son olarak verirken, Şanslı isem başımda “ Yasin “ okunacak... Musalla taşında ılınmış sular ile, O soğumuş tenimiz son defa ısınacak.. İki kollu kayıkta hızlı hızlı giderken Bedenimiz dünyaya artık veda edecek. Garip Fethi böylece size veda ederken, İnanmış kullarından Fatiha isteyecek... Fethi TAŞKIN Emekli Polis Memuru 1999 Gebze
Fethi TaşkınKayıt Tarihi : 11.4.2012 00:39:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Fethi Taşkın](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/04/11/veda-700.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!