Yol kenarına yanaşıyor kervanlar,
Tren sesleri yıllara karışıyor.
Asılan çarıklar toplanıyor,
Yakına veda diyor zeybekler,
Her daim uzağa, her daim sevgiye.
Bulutlardan akan yağmur açılıyor,
Dinleniyor gökyüzü, yüreğini soğumaya bırakıyor.
Artık taşlara veda diyor ırgatlar.
Merhaba buğday başakları!
Merhaba, gün ışığına karışan toz parçaları.
Mezarsız topraklara direniyoruz,
Gözyaşımız birer çay kaynağı,
Yıkıyor ufuktan gelen sesleri, örtüyor ölü duyguları.
Yer açın salıncaklara!
Çolak hayallerle geliyorlar yâr uzaklardan.
Elveda urganlara, elveda intihar duygulara.
Ne yola gerek ne de yolcuya,
Yol dikenli kumaş, yolcu çocuk hevesi,
Buluşmamalı bu iki kıyamet çiçeği.
Kayıt Tarihi : 24.4.2022 04:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!