ey cihan banu! ...
neden hüzün yine gam telinden çalıyor,
vahası yeşermez tenha gözlerin neden kızıl tan
bilirsin, koklayamam bu küskünlük havalarını
zorlasam da bakamam ahu yanığı gözlerine
dudaklarında bin haklı sitem
Besm-i Gülizâr / Aşk-ı Efzâ makamından soluyor…
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Güzel şiirinizi kutlar,başarılarınızın devamını dilerim.
Esen kalınız.Erdoğan Vural
gerek yarışmaya katılan,gerekse katılamayan annelere dair yazılan tüm şiirler nezdinde tebriklerimi iletiyor,annelerimize saygılarımı sunuyorum...
Virgül yerine bile deji kullanan, ünlem işaretinden sonra üç nokta koyabilen, şiiri sıradan ve uzun anlatılar sanan zihniyetin sonucu olarak yazılmış bir şiir. Heyhat ki Türkçe'ye heyhat!
Sayın Esra Kaya,
Aldığınız dereceden dolayı kutlarım. Sevinciniz sevincimdir. Derece alamayan tüm şiir yüreklileri de kutlarım. Üzüntünüz üzüntümdür. Her iki duyguyu da tatmış biri olarak; yüreğimize duygu fırtınası ve heyecan yaşatan organizasyonu da kutlarım...
kutlarım.
her şeyin değiştiği gibi şiirlerde değişmiş.bır yazıyı al bellı yerlerınden ayır.al sana şiir.yınede yaptığınız emeğe saygı duyuyorum.biz çok gerilerdeyiz.
Daha önce yapmış olduğum yukarıdakı değerlendırmeden şair arkadaş şiirin bır yerden alıntı olduğunu soyledığımı dusunmuş.ben şiir bir yerden alıntı olduğunu değıl sadece duz yazıya benzedığını soylemek ıstedim.Benim düşüncem bu yöndeydi.Yanlış anlaşılmadan dolayı özür dilerim.
Sevgili kardeşim: Esra Kaya
Şiir yarışmasında aldığınız ödülü tebrik ediyor başarınızın devamı dileklerimle sevgiyle gözlerinizden sevgi ile öpüyorum.
Yarışmada emeği geçen bütün kardeşlerime tebrik ve teşekkürlerimi sunuyorum.
Ödül alan şiirlere '' ŞİİR HAKKINDA'' yazılan olumlu veya olumsuz görüş belirten yorum yazmak zahmetine katlanan bütün şair ve üye kardeşlerimize şükranlarımızı sunmalıyız. Olumsuz görüş belirten sevgili kardeşlerimizin altın değerindeki görüşlerine değer verirsek eksik yönlerimizi farketmemiz ve kendimizi geliştirmemiz mümkün olur.
Bizleri dünyanın her kıtasınndaki kardeşlerimizle iletişime geçmemize , dayanışma ve yardımlaşmamıza zemin sağlayan seçkin edebiyat ve kültür sitesi www. antoloji.com'a teşekkürlerimizi iletiriz.
Nasıl ki bize ve eserlerimize saygı duyulmasını istiyorsak; Jürinin bu yarışmada aldığı kararları beğenmeyen ve tepkilerini dile getiren sayın üyele ve şair kardeşlerimize saygılı olmak zorundayız.
Bu şiir yarışmasında emeği geçen her kardeşimi ayrı ayrı kutluyorum. Bu organizasyonda bence en büyük yükü omuzlarına alan kardeşim sayın Neslihan OSMANOĞLU' nu özellikle tebrik ediyor sevgiyle gözlerinden öpüyorum.
Her şey antoloji üyesi kardeşlerimin ve sevdiklerinin gönlüne göre olsun.
Dr. İrfan Yılmaz. TEKİRDAĞ.
candan kutluyorum.
Kutlarım. Bence bu şiir birinci olmalıydı. Tebrikler
Anne konulu şiir yarışmasında kazandığınız başarıdan dolayı sizleri tebrik ediyor, başarılarınızın devamını diliyorum.
Çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Selâm,saygı ve muhabbetlerimle…..
Nihat MALKOÇ
Trabzon Lisesi(Anadolu)
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
E-mektup: [email protected]
YANDI YÜREK DAĞLARIM
I.
Sisler bulvarında bir yetim hissiyat
/ asılı kaldı badem ağaçlarında /
bulutları sağdı kirli nazarlarım
masal çocukları göründü Kaf dağının ardından
dörde bölündü gece yarısı uykularım
/ yarım kaldı hazan sarısı hatıralarım
……..
âhlar düğümlendi boğazımın en tenha çıkağında
/ bir tinerci çocuğun kesik nefesinde
vehimlere karıştı heyulalarım
/ yandı bir gece yarısı, yandı yakuttan saraylarım
sular alevleri öperken…
/ en büyük çığlıktır suskunluklarım
II.
Elem deryasında yüzer taş gemiler
/ tuz buz olur camdan sularım
bir annenin sesinde saklanır koca mazi
/ nerde benim kırık çıngıraklarım?
sevgi iksiriyle pansuman edilir
/ kanayan yaralarım
vesikalık fotoğraflarda donan tebessümler
/ anıların sıcağında çözülür
üşür tan ağarırken kırağı çalan hatıralarım
hasret yorganım iken, yastığım olur hüzün
/ anne diye haykırır, yanar yürek dağlarım
kuytu karanlıklarda ben her gece ağlarım…
III.
Vakit demir atınca elem limanlarına
/ kuşatır asumanı yankısız çığlıklarım
gönül pervazlarına konar ak güvercinler
/ zamanın sükûtunda uzar gider intizarım
yankılanır bülbülün ferahfeza nağmesi
annemin ak saçlarında kaybolur bakışlarım
gönül secdegâhında beş vakit kıyama durur
/ ervahın minare gölgesine düşen hayali
gözbebeklerim büyür huzurun aydınlığında
/ sarar çepeçevre ruhu dünün melâli
taçlanır nazarlarımız gül endamıyla
/ çölde serap misali…
IV.
Gün doğar, sürüklenir zaman serazat, bir başına…
/ kırılır elbet hicran ağacının dalları
müebbet uykusuzluklar sürmez sonsuza kadar
/ erir bir gün yüreğin kocaman buz dağları
sarar yangın yerine dönmüş taze tenleri…
/ …bir annenin göğe kalkan asil kolları…
yavru ceylanlar can çekişir gönül dağlarımda
/ kirletir çakallar duru suları
yarınlar prangaya vurulur gün doğmadan…
darağacına kaldırırlar taptaze umutları
/ zihnimiz allak bullak, düşler keşmekeş, yarım…
Cevaplar, arar durur müstakbel soruları
V.
İrileşir bir annenin sofaya düşen titrek gölgeleri
sesler yankılanır gecenin kapkaranlık beton duvarlarında
/ renkten renge girer mahcup suretler
/ taş kesilir anne demeyi unutan diller…
bir yetim buse kondurur buz kesen dudaklarıyla
/ …bir annenin yere düşen balçıktan gölgesine
…her baharın kışı, her yüreğin düşü vardır elbet
düşler de yenik düşer senelerin kurşundan ağır siluetine
servilerin üstünde kararır ak bulutlar bir akşam vakti
/ eleğimsağmanın peşine düşer öksüz yürekler
…ve bir tümsekte sükût bulur her ne varsa, bozulur büyü
/ gökte asılı kalır onca dilekler…
VI.
Kör şafaklarda lime lime olmuş darağacına asılan duygularım
/ siyahla beyaz arasına sıkışmış renk coğrafyam
/ uzayan gecelerde masmavi düş yorganım
yıldız yağmurunda payıma düşensin annem
aç kurtlar sofrasında hissiyat salya sümük…
/ gönül ocağında pişensin annem
hicran türkülerini dağıt kestane rengi gözlerinde
kadim duaların kırsın zamanın azı dişlerini
/ saksıda karanfiller canlansın gün doğarken…
VII.
Sen ki ilkbahardın mevsimler içinde gül kokulu, güller içinde
ayazlarda perçemlerin hâlâ buz tutar mı senin
/ bilirim ki en metanetlisiydin annelerin
efkârdı gece yarısı dağınık düşünceler içinde savrulan
/ yürek dağlarıma yağan kar boran…
minyatürlerden göz kırpan şehla bakışlı güzeldin
sevda burçlarında serteser dalgalanan al sancak
göklerinde hâlâ mağrur yıldızlar parlar mı evreninin? …
VIII.
Adın adımdır can evinde hücrelerime ezberlettiğim
/ açılan ellerime düşen rahmet damlalarısın Eyüp’te
her yol ayrımında kılavuzum, temelimdeki harçsın
kurumuş dudaklara can veren ab-ı hayattır çeşmen…
/ …zülfünün her teli karanlık bir ağıttır
sularda can çekişen suretin köpüklerle yıkansın her gece
/ tarif tarife muhtaç sözlerin yangınında
sen cansın, canansın, efgansın, sultansın anne…
IX.
Nasıl durulur gözbebeklerimdeki bulanık bakışların
sen ki hercai menekşesin baharı müjdeleyen
/ annesiz an/nedir, kupkuru bir gölgedir
bengisu diye içip kandığım geniş zamanlarda saklı düş kanaviçesi
ne zaman son bulur gece yarısı ürpertilerim?
kelimelerin kıskacından nasıl kurtulur hissiyatım?
/…duaların gergefinde nakıştır gül cemalin
gitmek midir kalmak mıdır daha zor?
/ denizleri bile yaktı yüreğimde senden arda kalan kor
X.
Ahlara gömdüğüm mukaddes gölge,
/ ölümsüzlüğün mumyasısın düş piramitlerinde
/ gönül sahrasında sükûtu öğüten sahrânişin
ilk duam ve son âhımdın sen…
şimdi çağlayanlar akıyor saçının her telinden
kurumaya yüz tutuyor tomurcuk güllerim
/ ıstırap çiçekleri açıyor gülşenimde
kaldırımlara bırakıyorum sana dair yalnızlığımı
hıçkırıklar düğüm düğüm boğazımda duruyor
/ pişmanlıklar dolaşıyor yangın yeri tenimde
maveraya elem taşırken sabır yüklü kervanlar
/ annemin nurdan gölgesi uzadıkça uzuyor kül olan evrenimde
M.Nihat MALKOÇ
Bu şiir ile ilgili 131 tane yorum bulunmakta