Ve sessiz geceyi inleten bir nağmeye dönüşür, kulaklarımdan kalbe doğru adımlanan ilahi sada. İnsanların uykularında farkına varamadıklarının aksine intibahına düşkünlüğümü arttıran şevki tadıyor, aklımın idrakini, hücrelerimin vecdine kendimle bırakıyordum.Nerde olduğunu saptayamadığım ruhani hislerin dokunuşlarını yaşıyor, uğrak mekanların varılamayan manzaraları seyrediyordum. Bu gece...Bu mana... Uzaktakilerin garipsenmesinde sıradanlaşıyor, haykırışların ağlamaklı çığlıklara dönüştüğünü anımsamaya başlıyordum.
Zaman esrarengizlikte manayı sorarken "Yaşıyor" olmaklığın ne olduğun kurcalıyordu. Bir kadife perde miydi? Teessüs etmiş varlıkların bir suya dokunuşu mu yoksa? Dertlerim, gönlümün temellerinde doğurduğu nura dayanıyor, dayanağında ki gecenin bu ilahi lahutisini, ömrün sonlanmayan derin yolculuklarında dinliyordum.
Ne sevdaya ne hasrete doysun bu ruhani kalbim..Gecelerin ki gibi karanlık yolculuklarda seheri bekleyen ramazanlarda çoşsun bu halim..Geceler, karanlık... ve nihayetinde ki idraki, son nefesinde hakikati haykıran an olsun, tüm kendinden geçmişliğiyle...
Bekle...Uzaklıkların karin olduğu an! Bekle...tarifine sığdıramadığım dokunuşların yaşanışlığında ki kendinden geçmişliği.Ve yeniden gün doğuyor, bensizliğin cisimlere bürünüşünde....
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta