Arıyor; üzerinde gecenin harmanisi. Arıyor; bulmamak için dualar okuyarak. Arıyor; feneriyle süzülüp pencereden. Arıyor; bulsa ne yapacak ki!
Bulsa ne yapacak kaşıkçı elmasını. Yılın tam başında parlayan elmasını. Vursa ne yapacak düşünce elmasını. Düşünce elmasını kim kaldıracak yerden? Kim kaldıracak yerden ayın haritasını?
Kraterler gibi koyu gözleri. Perdeyi çekebilse; koyu gözleri; dalgakıran yetmez koyu gözleri; pencereyi örten mavi katarakt...
Arıyor; bilseydi ne aradığını. Korkup göle attığı sır sandığını. Çevreleyen balıklar asla anlatmayacak. Asla kırmayacak sır sandığını.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman