cılız bir rüzgarın peşinden,
bu haybeden gururumla,
fırtınalar yaratırım.
yalınayak dolaşan sabilerin umarsızlıkları siner üzerime
ve gölgemin belirdiği her duvara
boyumdan büyük hayaller karalarım.
Ufuk çizgileri birbirine endeksli,
Sarptır fikirler,
Sapa zihinler,
Dimağlar ki sayfiye yerine dönmüş.
Duymazlar ve duyurmazlar,
Konuşmaz ve konuşturmazlar.
düşlerimde bir hikaye,
bir çığlık, bir sükut, bir düş.
dokunduğum her şey, hissettiklerimden izler taşır,
zamanın uçurumunda, umutların ve hayallerin peşinden koşarım.
bir kıvılcım yeter, biraz cesaret, biraz neşe,
kıvılcımların dökülüşü, bir düşün hikayesini yazmak.
tek başınasın.
gölgelere, yansımalara, fısıltılara doğru
-fuzuli bir vakurluk edasıyla-
yürüyor, yol alıyorsun.
dalgaların durulalı nice zaman geçmiş
lakin
ve söz tutmaz, fikir geçirmez kodlanmış bir zihin.
vermez hüznünü kalem mürekkebine,
sadece satıhlar karalar ve bağlar ellerini düşüncelerinin arkasına.
kapatır gözlerini kaçınılmaz distopyalara.
çelişkileri aklar ve itidali düşünmez ama soğuktur hala.
sanki hep aynı yerdeyim.
içinde yaşadığım mağara kamburum olmuş,
nereye gitsem sırtımda aynı yük.
aldığım her mesafede sızlatır dizlerimi
ve o keskin soğuk:
ki güncelerimde dahi değinmekten sakındığım,
Bitecek elbet bu ağıtlar dönemi.
Ele avuca sığmayan kederler değerini kaybedip parçalara ayrılacak.
Yüzüne çaldığın hüzün ve ruhunu ele geçirmiş yoksunluk kıskacından kurtulacaksın.
Sineler çekildiğiyle, bireyler bir parçan oldukları dönemlerin anısına güzel kalacaklar.
Önemini kaybetmiş, yitik bir hatıraya methiyeler düzmeyi bırakacaksın.
Kendine reva gördüğün sıkıntılar, benliğine vurduğun kırbaçlar derin çukurların içinde silinecek.
düşlerimde, bir deniz feneri gibi parıldayan bir umut,
kulaklarımı okşar bir baladın hafif notaları.
aklımın labirentinde, çözülmemiş bir bilmece,
gözlerimin altında ise bir hikayenin belirsiz sonu.
bir duygunun içinde, bir imgelemin dalgalarında kaybolurum,
ve zamanın içinde,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!