Ve bütün ihtişamıyla geliyor geçmişine yandığım bayram! Her şey yeterince kötü bozuk ve olmasını istemediğimiz gibiyken birden bayram diye yüzler gülecek! Bir namaz kılacağız bütün zor yaşayanları düşünerek ve daha sonra evlerimize gidip sanki yarım saat önce onları düşünen biz değilmişiz gibi de o ev senin bu ev benim gezmeye başlayacağız.
Ve bayram geliyor; sokakta paltosuz gezen yaşlı teyzemin üşüyen sırtında, ayakkabısız gezen arkadaşımın soğuk ayaklarında kıpkırmızı olmuş ellerinde!
Ve bayram geliyor; bir atkıyla bile saramadığı yüzünü korumak için sakal bırakmış amcamın yüzündeki derin mutsuzlukta, gözlerini içi hep gülen ama hiç ısınmayan yanaklarında küçük kızın!
Ve bayram geliyor; defalarca üzülüp bir o kadar yalnız bıraktığımız bayramsızların her şeye rağmen yürüdüğü sokaklarda, ısıtmayan kazağın soğumayan sigaranın külünde bayram geliyor!
Ve bayram geliyor; oruçlu ağızlardan çıkan kafiyeli iftar laflarının ardından o laflardaki açlıkla terbiye edilen küçük çocukların büyük ana-babaların evlerinde uzun zaman önce yakmaktan vazgeçtikleri ocaklarının sıcaklığında!
Ve bayram geliyor; oruçlu ağzıyla küfretmeyi reddeden ama küfretmiş kadar kalp kıran sevgili dostların sinirli davranışlarında!
Ve bayram geliyor; neşeli bayram ziyaretlerinin tam ortasında kapıyı harçlık için çalan küçük çocukların heyecanlı nefeslerinde!
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta