Sanma güzel, yar verirsen
Baldır dersen, şor verirsen
Sağ gösterir, kor verirsen
Ahımızsan, vay elcevaz
Vay elcavaz, vay elcevaz
Kaç kız verdin, say elcevaz
Anam kara, babam beyaz
Al anamı, cay elcevaz
Duysan damat, memur işte
Kız verirsin, yaş on beşte
Erciş olmuş, san enişte
Kaynımızsan, duy elcevaz
Vay elcavaz, vay elcevaz
Kaç kız verdin, say elcevaz
Anam kara, babam beyaz
Al anamı, cay elcevaz
Ceviz gelir, legen legen
Çoğu puktur, azdır degen
Olmuşuz biz, sana yegen
Dayımızsan, vay elcevaz
Vay elcavaz, vay elcevaz
Kaç kız verdin, say elcevaz
Anam kara, babam beyaz
Al anamı, cay elcevaz
Hem babam hem, kayınpeder
Otuz yıldır, figan eder
Hele görsen, emcem n’eder
Vayımızsan, vay elcevaz
Vay elcavaz, vay elcevaz
Kaç kız verdin, say elcevaz
Anam kara, babam beyaz
Al anamı, cay elcevaz
Gökmen hele, bak şu işe
Kor topalı, kay Erdiş’e
Bari anam, bir bağ düşe
Payımızsan, vay elcevaz
'' TÜRKÜ SÖZÜDÜR BESTELENMİŞTİR''
şor; tuzlu
kor; kör
puktur; boştur
Amaç şaka,değil kırmak
Olurmu hiç, kafa yormak
Biz olmuşuz, etle tırnak
Canımızsan, can elcevaz
Gökmen Sakin
Gökmen SekinKayıt Tarihi : 14.8.2010 02:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Adilcevaz; Bitlisin en güzel ilçelerinden biridir. Aynı zamanda, özellikle cevizi ve kayısı eriğiyle bilinen, van gölününün kıyısında, süphan dağının eteklerinde bulunan şirin bir ceviz kentidir.Yeşil Erciş'e 67 km uzaklıkta sınırı olan yerleşim yeridir. Bu şiirimin öyküsüne gelince; Erciş'liler gerçekten Adilcevaz’dan çok kız almış, sadece mahallemde 40 tane Adilcevaz’lı gelin var, tabi bunların içinde anam, kaynananam, amcam hanımlarıda var.Asıl şiirimin öyküsü ise,yıllar önce Erciş'li biri, evlenmek için Adilcevaz’a kız beğenmeye gitmiş, orda çok güzel bir kız göstermişler buna, buda çok beğenmiş, tabi eskiden nişanlılık dönemi, aile kurallarından dolayı, kız evine damatın gitmesi biraz zordu.Bu nedenle kısa zaman içinde düğün yapılmış, gelin başında duvağıyla oğlan evine gelmiş.Tabi düğün bittikten sonra, damat gelinin duvağını açınca çok şaşırmış,çünkü bu gelin, o çok beğendiği güzel kız değilmiş,damat koşarak babasını yanına kaçmış, durumu anlatmış,bu kız benim beğendiğim kız değil demiş,babasıda espirili bir dille, oğlum sen bunla idare et, söz sana sonra bi tane daha alacam demiş geçiştirmiş ve bu hikayenin benzerlerini anlatan başka büyüklerimizde var, ne kadar yok olmaz böyle bi şey deseniz bile, inanınki yaşanmış gerçek hikayedir...Tüm Adilcevazlıların hoş görüsüne sığınıyorum özellikle can dost Alpaslan Nacar'ın.
Yüreğine sağlık. Çok güzel bir konuyu dile getirmişsin.
Buna benzer bir durum da Van ve Edremit arasında var. Edremit'liler de Van'lılara verirlermiş güzel olmayan kızlarını. Ben bilmem, anlatanların yalancısıyım. :)
İlk tiyatro eserimiz Şinasi'nin' şair evlenemes'i - 1860 de aynı konuyu işlemektedir.
Şiirinizi beğeniyle okudum. Halk şiiri tarzında yazıyorsunuz.Kurallarını öğrenmekle birlikte bazı dizeleriniz sadece kafiyeyi sağlamak, öncekiveya sonraki temel anlamı sırtlayan dizelere uyum sağlamak veya dörtlüğü doldurmak şeklinde hatalara düşmüşssünüz.
Şiirleriniz de hiç bir mısrayı veya keliimeyi doldurma makasatlı kullanmamayı öğrenene kadar usta malı şiirleri dikkatlice okumanızı şiir inceleme ve tahi
llerini gözdengeçirmenizi tavsiye ediyorum.
Kumaşınız güzel ama terziliğiniz yeteri kadar ustalaşmamış gözüküyor.
sevgilerimle...
TÜM YORUMLAR (65)