VATAN BİLDİĞİM(!)
Doğu- batı-güney, kuzeyle başlar
Sınırlar çizildi, dikildi taşlar
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Şiirlerinizde kullandığınız bazı sözcükler sizin dil yeterliğinizi anlatmaya yetiyor Osman Bey....
Bu şiirde de 'ansızlar' için bu geçerli.... İşlek bir sözcük olmadığı için az bilinen hatta çok da kullanılmayan ama kurallı bir kullanım...
'An' eşsesli bir sözcük olarak kullanıldığı yere göre birkaç anlam taşır...'hatırla' anlamındaki eylem kullanımıyla, 'en kısa zaman' karşılığını kök olarak kullanabiliyoruz ama şiirdeki anlamıyla kullanılan sözcüğün kökü 'an' (zihin - bellek- akıl ) yanına ek alarak kullanıldığından hiç dikkat çekmez... 'Anla' eylemi 'zihne, belleğine al' demektir... Bu anlamıyla baktığımıza 'ansızlar' yazıldığı dizeye ve dörtlüğe ( tabiri caizse) 'cuk' oturmuş...
aaabb, cccbb... uyak düzeniyle başlayan şiirde her bendin son iki dizesi 'yarı kavuştak' özelliğindedir... Şiir, koşma nazım biçiminin bent nazım birimiyle yazılan ve bu ara çokça denenen yeni bir tür oluşturma çabası..... Bülent Baysal'ın da çok başarılı olduğu bir türdür.... Sizlere çabanızda başarılar diliyorum....
Üçüncü bentteki 'kimi' kullanımları içindeki cümlelerin öznesi görevinde... o nedenle kendisinden sonra (,) gelmesi doğru olur...
Her ırk adı özel olduğu için 'Birisi Ermeni, öteki Yunan' dizesinde de büyük harf kullanmak gerekir....
Şiire gerçekten çok emek veren bir arkadaşımız olarak çabanıza çok saygı duyuyorum ve içtenlikle kutluyorum 'yergi' ağırlıklı şiirinizi....
Saygılarımla.....
Keyifle okuduğum bu güzel şiir için sizi kutluyorum osman bey..... tebrikler
28 ocak 1920 itibariyle ;
1-Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür bölünemez.
2- İşgal altındaki Arap topraklarının geleceği bölge halkının vereceği oylara göre belirlenecektir.
Erzurum ve Sivas Kongreleri'nde saptanıp olgunlaştırılan ilkeler doğrultusunda 28 Ocak 1920'de son Osmanlı Mebuslar Meclisi'nin gizli oturumunda oybirliği ile kabul edilen ve Türkiye'nin kabul edebileceği barış koşullarını açıklayan 6 maddelik bildiridir. Misak-ı Milli temelde Ulusal Kurtuluş ve Bağımsızlık Savaşının bir programı niteliğindedir. Bundan şüphesi olanlar cevabını Çanakkale Zaferinde fazlasıyla aldılar.NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
3-Kars, Ardahan ve Batum’un geleceğinin belirlenmesi için halk oylaması yapılacaktır.
4-Batı Trakya’nın geleceğinin belirlenmesi için halk oylaması yapılacaktır.
5-İstanbul ve Marmara Denizi her türlü tehlikeden uzak tutulursa; Boğazların dünya ticaret ve ulaşımına açılması mümkündür.
6-Azınlık hakları komşu ülkelerde Müslüman azınlığa verilen haklar kadar olacaktır.
7-Siyasi, iktisadi ve hukuki gelişmemizi engelleyen sınırlamalar (kapitülasyonlar) kabul edilemez
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta