Vatan Aşkına Şiiri - Ersin Çakmak

yollar ıslak ilerisi kıvrım kıvrım
her atın bastığı yerden çıkıyor kıvılcım,
dönmeme korkusu yok gözlerinde,
bu ölümden önceki son perde olsa bile.
kırbaç vurulur at şahlanır,Allah,
bunlar nasıl yiğit nasıl asker eyvah,
geçiyorlar önümden gururla bir bir
dudakları dua dolu,naralar da buluşur tekbir.
sinelerin de atadan kalma büyük asalet,
akıllarına bile gelmedi gelmez esaret,
geride kalanlar da bir gurur bir damla,
akar yanaklarına vatan aşkıyla...

ölüm yok akılların da ölüm tek gerçektir
asıl ölüm toprakta düşman görmektir.

kaldırınca başını şu uçsuz semaya,
kendinden geçer türk,hilalin her dalgasın da,
bellerinde kılınç,ellerin de sancak,
sus artık geride kalan ne var ağlayacak.
onlar yiğit,onlar efe korkma sen,
duanı et Allah'a,gerisine karışma sen.
ne şehitler verdik toprağa,
ne ilki belli ne sonu,
gözünü bile kırpma bu vatanı canınla koru,

geçemediler,geçemezler bu vurgun tepeleri,
dururken siperde dururken cesur türk erleri.

gurbet kendine çekse de bu masum canları
sıla emin eller de bu tek avuntuları,
olur akşam gece çöker simsiyah dağlara
dudaklara eski türküler iner usulca,
marşların ahenkli renklerini alır ağıt desenleri,
kimi nameler de, kimisi öper yarinin resmini,
ayaza çeker kalleş gece,asker üşümez deyip,
girer muşamba altına gururla eğilip.
bilir belki kanla doğacak sabaha güneş,
bilir belki bu sefer o olacak şehide kardeş,
cenk başlar kılınçlar çekilir kınlarından
kara toprak kızarır şehit kanlarından,
ırmak olur akar kan,akarda nereye gider,
düşman dur bakalım hele,karşında ki türk er,
kimi yemiş kılıncı kiminin kiminin kalbin de ok,
düşman anla artık bu topraklar da sana yer yok.
alma bir nefes bile türkün toprağın da sen,
değişirmiyim bu vatanı dünyayı versen,
yalnızlık çekmez,bin yıl yatsa toprakta,
meçhul değil o adı yazılı yüce sema da,
ne şehitler verdi bu vatan, vermeyede hazırız,
biz bu vatanı çakallara biraz zor bırakırız.
onlar gitti ve dönmedi çoğu,
yetim kaldı çoluğu çocuğu,
yüz yıl geçmiş bin yıl geçse ne olur,
biliriz bu vatanın her yanın da şehitler uyur.
naralarda marş söylenir,semalar da bayrak dalgalanır,
bu vatana uzanan eller elbet bir gün kırılır.
uyan uyan artık ey türk gençliği,
utanır gibi başını öne eyme saklama siğneni,
yollar çamur ilerisi meçhul ilerisi belirsiz,
atlar geçiyor önümden türk askeri bir nefessiz,
sineleri geniş, başlar semada, Allah'ım bu nedir,
dudaklar dua dolu, naralar da buluşur tekbir.....