Bir gün bu dünyadan göçüp gidersem
Tabutum ardına dört kol katarsam
Vasiyetimdir bu eğer tutarsan
"Ölümü erkenden gördü" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Olur ya gün gelip vade dolunca
Ardım sıra gezen beni bulunca
Kavuşmak sırası bana gelince
"Sonunda vuslata erdi" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Yatırın mezara kıble hizası
Deyin: "Günahkardı, çoktur cezası
Bir tek gayesiydi Allah rızası"
"İsteği bir damla nurdu" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Kılınsın cenazem, okunsun duam
Yas tutmasın yârim, yanmasın anam
"Nasıl bilirdiniz? " deyince imam
"Mahzun gönüllere yârdı" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Yiterse tende can, düşerse takvim
Solarsa yaprağım, biterse vaktim
Kimseye kinim yok, helaldir hakkım
"Sesi kısık, gönlü gürdü" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Gideceğim, ne eşşek var ne katır
Malım mülküm, mirasımdır her satır
"Gönüllere sevgi, dostlara hatır
Zalimlere hesap sordu" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Gittim diye olmasın hiç gamınız
Elbet bir gün ölürsünüz hepiniz
Sevmezsiniz belki beni kiminiz
"Sonunda toprağa girdi" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
"Sadıktı, dostuna yanlış yapmadı
Doğru bildiğinden asla sapmadı
İnsana, paraya, güce tapmadı
Hem özü hem sözü birdi " dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Bir öğle vaktinde sela duyunca
Anlarsınız ölüm kıldan da ince
"Bir sevdiği vardı. Ömrü boyunca
Ondan gayrısına kördü" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
"Kavgası İslam'dı, kavgası Türk'tü
Korkmadı kimseden, Allah'tan korktu
Doğru söyleyip de başını yaktı
Çileyi sırtına sardı" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Meğerse yalandan bir dünya imiş
Gözümle gördüğüm bir rüya imiş
Gerçek aradığım bir mana imiş
"Vara yoğa akıl yordu" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
"Secde eder bir tek Allah önünde
Bir gram bozukluk yoktu kanında
Garibin, mazlumun, hakkın yanında
Zulmün karşısında durdu " dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
"Doğru bildikleri için savaştı
Nefsi ile bilmem kaç yıl dövüştü
Küfrün ayağına takılan taştı
İman kalesine surdu" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
"Başı dik, sesi sert, yüreği yanık
Gurbet kuşu gibi kanadı kırık
Yarinden uzakta, sevinci buruk
Gönlü alev alev hardı" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Gördü isen o gün cansız kellemi
Derdi veren bitirmiştir çilemi
İbret alın, hatırlayın ölümü
"Bu canı da alan verdi " dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Hakim olamadım bazen dilime
Allah acısın bu aciz kuluna
"Ne hevesi vardı dünya malına
Ne de sefasını sürdü" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
"Sevgiyi severdi, aşkı severdi
Beton değil, gönül köşkü severdi
Bir sevdiği vardı, başka severdi
Canını yoluna serdi" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
"Saklanan gerçeği bulmak isterdi
Kim dosttur? Kim düşman? Bilmek isterdi
Esir kalmaktansa ölmek isterdi
Bütün zincirleri kırdı" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Güllerde, gazelde aşkı öğrendim
Çirkinde, güzelde aşkı öğrendim
Ebedde ezelde aşkı öğrendim
"Özünü aşk ile kardı" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Açarsam bu dünya ile arayı
Yuvam olsun gönlünüzün sarayı
"Kardeşlikten, muhabbetten köprüyü
Gönülden gönüle ördü" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Kimin kimde hakkı var? Rabbim bilir.
Hakkınızı helal edin ne olur
Gün olur Azrail ansızın gelir
"Ölüm ensesinden vurdu" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
İyi bakın benden geri kalana
Hatırlayın yılda bir kez olsa da
Sizden tek isteğim birer Fatiha
Sorarlarsa "böyle derdi" dersiniz
"Bir garip Oğuzhan vardı" dersiniz
Kayıt Tarihi : 26.11.2014 19:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!