Vasiyet Şiiri - İbrahim Baykurt

İbrahim Baykurt
75

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Vasiyet

Üzülüp de ağladığında,
Gözlerinden akıttığın sessiz damlaların
Bilir misin kalbimde
Ne denli onarılmaz oyuklar açtığını?
Kıyamam sana, bende üzülürüm,
Niye bu ağlamaların?
Sil gözyaşlarını ne olur,
Unutma, bende de yangınların yandığını.

Turnalar dizilsin varsın ne çıkar,
Kaçarcasına yine göç yollarına
Düşünme sakın,
Seneye dönerler mi, dönmezler mi diye bir daha?
Sağlık olsun gelecek,
Zaman dediğin ne ki, gözünü aç kapa,
Yakma içini, serin ol,
Koparamayacaklar bizi bağlayan kader bağlarını.

Kavuşamazsak eğer iyi dinle sözlerimi,
Kendine bir vasiyet bil,
Geç duysan da ölümü mü?
Dönme arkanı sakın, varsa küslüğünü sil,
İki elin kızıl kanda da olsa, koşup da gel,
Yoksa ellerimi yakanda bil,
Tabutumdan sen tut, kendi ellerinle at üzerime,
Bir avuç sıla toprağını.

Gariplik böyledir işte aldırma,
İnsanın ölümünü bile geç duyarlar,
Sıcak su kısmet olur mu bakalım?
Heyhat yazın bile soğuktur sular.
İsmini yazmaya gerek bile duymazlar,
Başına kaba saba taş yığarlar
Kupkuru bir gül açsa da yeter mezarında,
Kim arar gülün yeşil yaprağını?

Sevdayı çekersen eğer katlanmak gerek,
Cefası da vardır hem hazda,
At tasayı üzerinden, insanız yaşıyoruz ya de,
Zemheride karda olur ayazda
Yeter ki niyet et iste, sen istersen,
İçine bahar da dolar doyasıya yazda,
Sabrının sonunda göreceksin, hiç şüphen olmasın,
Yedi renk gökkuşağını.




İbrahim Baykurt
Kayıt Tarihi : 14.2.2010 18:43:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İbrahim Baykurt