Bir gece varlık ülkesinin padişahı geldi
Beni yokluk deryasının sultanına götürdü
Ortada ne dost vardı ne bir insan
Hiç yoktu ne bir canlı ne insan
Gittik yol boyu sultanlar sultanıyla
Aşkı bulduk biz karanlığın sonunda
Sarılmış duruyordu hiçlik ağacının dallarında
Onu görünce koptu içten bir vaveyla
Gördük ki hep aracıymış Mecnunuyla Leyla
Mukedderat dedim el açtım Yüce Allaha
O deryanın kıyılarında yaşlı bir adam dolanıyordu
Ey aşkın yegane sahibi bu yana gel diye buyuruyordu
Meğer yaşlı adam hapis yatmış yıllarca
Tam yedi sene rüku halinde kalmış eski Bağdatta
Bir gece zindanda görevliler bakmışlar
Yaşlı adam yok görünen ortada
İkinci gece gelmişler hücre dahi olmuş görünmeyen
Nihayet diğer gece görmüşler adamı odasında
Sormuşlar soruşturmuşlar sır olmuş yaşlı kadim
Bıçak bile açamamış mübarek ağzını
Dövmüşler, işkence etmişler hunharca
Bir karınca dile gelmiş dayanamayıp iki dilim somunla
Demiş ilk gece Allahlaydı bu yaşlı adam
İkinci gece Kabeye gitti usulca
Üçüncü gece Kabe geldi huzuruna
Derler ki bunu duyan celladın kan gelmiş kulaklarından.
Kayıt Tarihi : 16.1.2012 19:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!