Varlık Şarkısı Şiiri - Mustafa Sevimli

Bu seher vaktinde
Selam osun sana sevgili
Seher vakti
Vakitlerin en güzeli olsa gerek
Vakit güzel
Dost güzel
Selam güzel
Üç güzeli
Bir arada yakalamak ise
En güzeli olsa gerek

Seher vakti
Sessizlik Dinginlik
Karanlıkla aydınlığın
Buluşma vakti
Çok özel dostluk vakitleri

Samimiyetin ve içtenliğin
Doruğa vurduğu vakitler
Her şey sanki huşu içinde
Vakti devşiriyor
Sanki bir şeyler dinliyorlar
Sessizliğin bıraktığı derinliklere
Yolculuk yapıyor
Sanki her bir şey
Ağaçlar nefesini tutmuş
Sanki güzel bir senfoni dinlerler gibi

Birazdan doğacak
Ve perde kapanacak
Hayat hep
Perdeli perdeli görünecek gözümüze
Oysa seher vakitleri
Perdelerin açıldığı
Ay ışığında
Özgün raksların başladığı
En deruni anlar

O halde
Perde henüz kapanmamışken
Ben de sahnede bir yer almak istiyorum
En güzel yanlarımı uçurmak istiyorum seviliye
Dertleşmenin verdiği
Huzuru yaşamak istiyorum
Sevgiyi sevgilide yaşamak istiyorum
Ve haykırmak istiyorum suskunluğumu

Ey sevgili
Sana kendimi kelimelerle sunmanın
Acziyetini yaşıyorum
Dostluğum kelimelere sığmayacak kadar asil
Sevgim bu seher vaktinde kalmayacak kadar
Zamansız ve de sınırsız
Hislerim
Sokakları ve caddeleri
Şehirleri ve ülkeleri
Dünyayı ve evreni
Taşıracak kadar
Yoğun kabarık
Ve de mekânsız

Derdim ancak yüreğime sığıyor
Dışarı çıkarırsam
Dağlar parça parça olur
Yollara gelmez
Kendisinden başka
Derman da bulunmaz derdime
Sevgilim sensin
Dostum ve dostluğum sensin
Sevgim sensin
Hislerim sensin
Derdimde sensin
Dermanım da

Bak yine güneş doğmak üzere
Yine suni hayatların ortasında bulacağım kendimi
Kirlenmişlikler ve kirletilmişlikler
Görünecek hep gözüme
Kuşlar niçin ötüşmeye başladılar
Bu saatte bilmem ki
Sahnenin son oyuncuları onlar olsa gerek
Sadece kuşlar değil
Ağaçlarda da bir kıpırdanma var
Evet evet
Sahnenin finalindeki
Varlık şarkısını seslendiriyorlar
Birazdan ışık sönecek
Ve perde kapanacak
Beni çağırıyorlar
Bütün varlıklar
Varlık şarkısına
Benim de iştirak etmemi bekliyorlar
Ve ben
Bu şarkının nakarat kısmına eşlik ediyorum
Rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla

Ve işte perde kapanıyor
Ve ben de kapanıyorum
İçimdeki
O mahrem yerime çekiyorum
Motor sesleri kuş seslerini
Bastırmaya başladı bile
Güneş ayı silip götürüyor
Yavaş yavaş
Sanki bambaşka bir dünya doğuyor
Ağaçların mahzunluğu
Yüzlerinden okunuyor
kuşların şakırtısı
Daha çok bir ağıtı andırıyor şimdi

Bu yazılanlar belgedir
İki faklı hayatın var olduğuna
Ve birinden diğerine
Nasıl geçiş yapıldığına
Ama ben hala buradayım

Gözümün önünden
Çarpıklaştırılmış haytalar geçiyor bir bir
Ve bir önceki gün tekrar başlıyor
Hiçbir zaman yarın ve bugün yok burada
Bir tek gün var
O da dün
Hep aynı günü
Hep dünü yaşıyoruz
Güneş hap aynı şeylerin üzerine doğuyor
Ve aynı şeylerin üzerinden batıyor
İstiyorum ki
Doğan gün
Bugün olsun

Çünkü ben bugünleri özledim
Çünkü hep dünlerde kaldım

Yarından bahsetmek için
Sence de erken değil mi