Ey aşk, varoluşun sesi,
Her çağın felsefesinde bir iz, bir çığlık.
Sen ki Platon’un mağarasından sızan ışık,
Ve Aristoteles’in maddeyle buluşan formusun.
Sen olmadan Descartes bile şüphede kaybolur,
“Kuşku duyuyorum, öyleyse seviyorum.”
Spinoza’nın sonsuz tözü gibi,
O sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi
Bir bıçağın ağzında yürür gibiydin
Demirlerin soğukluğu soluk dudaklarında
Gözlerinde karanlığı dar hücrelerin
Seni görür görmez özgürlüğümden utandım
Söyle ne içersin, çay mı kahve mi
Devamını Oku
Bir bıçağın ağzında yürür gibiydin
Demirlerin soğukluğu soluk dudaklarında
Gözlerinde karanlığı dar hücrelerin
Seni görür görmez özgürlüğümden utandım
Söyle ne içersin, çay mı kahve mi




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta