Varamadı Agos’a
İstanbul’da geceden kalma bir sabah.
Bulutlar kapkara…
Uğultulu bir sessizlik var sokaklarda.
Ürkek güvercinler yalın ayak.
Şişli Meydanında…
Bir adam yürüyor Agos’a.
Adı bahtı kadar Hırant…
Alnı gümüş kadar berrak…
Kör bir kurşun değildi onu bizden ayıran.
Derinden gelen, devlet zihniyetiydi onu bizden alan.
Yorgun bir Ocak sabahıydı.
Sonbahar çok geride kalmıştı artık.
Dallarda Kış’ın ayazı ve rüzgarın nefesi hisediliyordu.
Direnen sarı yapraklar, hâlâ dururyordu bazı ağaçlarda.
Hırant yürüyordu Agos’a…
Ama Agos o gün sanki çok uzaktaydı.
Ocak…
Ocak…
Yaralandı bir yürek.
Ocak yandı, 19 Ocak’ta…
Kışa gönül bağlayan kara bulutlar daha da karardı birden.
Bir adam yürüyordu Agos’a, ama varamadı Agos’a.
Bir kelebek hafifliğinde yığıldı kaldı yerde.
Kaldırım kan, revan…
Hırant yatıyordu yüz üstü.
Kaldırım şehir biçare…
İsyan yoktu insanlığın yüzü kara…
Kara kuru bir yalnızlık çökmüştü İstanbul’a.
Karanlık eller çalmıştı bir aydınımızı daha.
Oysa bahar yakındı…
Kırlar yeşerecek, kırlangıçlar dönecekti daha.
Cellatlar yürütmediler Hırant’ı.
Hırant varamadı Agos’a…
Aralık çok ağır gelmişti İstanbul’a.
Ocak on dokuzu beklemişti cellatlar.
Bu büyük bir utançtı insan olana.
Aralık…
Aralık…
Sokaklara hüzün yağmurları yağıyordu.
Şişli sessizdi…
Ocağın on dokuzunda…
Aralık…
Ocak…
19 ve Hırant…
Anlamsızlaştı dünya.
Ahmaklaşmıştı iktidar.
Katiller korunaklıydı, ödül almıştı karanlıklar.
İnsan olana zordu gülmek.
Çünkü;
Sevimsizdi bütün komedyenler ve soytarılar.
Aralık bitmişti.
19 Ocak’tı…
Uzunca bir adam yatıyordu kaldırımda.
Bir ayakkabısının altı delikti.
Bunun sorumlularında vicdan eksikti…
Üstüne atılmıştı gazete parçaları.
Sırtından vurulan adam…
Katilinden habersiz hümanist bir yürek.
Katilin arkası karanlık girdap.
Vurulur gazeteci…
Vurulan adamın adıdır Hırant Dink..!
O koca yürekli bir adamdı.
Bir gazeteci…
Bir aydın…
Bir baba…
Bir insan…
Bir şair…
Bir gerçek…
Bir sorgulayıcı.
Ağırdı Aralık artık.
Hırant Dink…
Yürümüyordu artık.
Aralık…
Aralık…
Geçmişti zaman.
Sonbahar bitmişti…
Ocak’tı.
Soğuktu…
Sağırdı…
Kahırdı…
İnsanlık çok ağırdı.
Varamadı Agos’a…
Agos yanı başında.
İktidar sus, pus olmuştu..!
Zehir kusmuştu…
İktidar katil aramaz…
Madalya takmıştı karanlığa.
Agos hem çok yakın.
Hem de çok uzaktı artık.
Hırant yatıyordu kaldırımda.
İstanbul isyan dolmuş..
Şişli ise ıslaktı…
Aralık bitmişti…
Ocak’tı…
Ocak, Ocak yakmıştı…
19 Ocak’ta,
Hırant’ı bizden ayırmıştı..!
Şiir:Mehmet Raşit ER
07.12.2012
Mehmet Raşit ErKayıt Tarihi : 18.1.2013 23:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!