Bu ekrana öyle şeyler kazımalıyım ki bütün hayatımı değiştirsin. Ben her satırımı kötümser bir yaklaşımdan uzak yazmaya çalışsam da, ben gidiyorum, hayatım gidiyor.
Yolda giderken kontrolden çıkmayı planlamış bir tren gibi savruluyorken rayların üzerinden, üç kuruşluk zevk için satılmış bir hayat ve bir muhabbet kuşu.
Onları bırakman için sana yalvaran alışkanlıkların.
Vücudunun herhangi bir yerinde haylaz bir kanser hücresi.
Üç büyük korku.
Her sabah kumar masasında tost ve babamın öksürüğü.
Yarı yarıya.
Savruk bir hayat
İkincisi de yolda
Adı da yazık.
En koyu tondan çerçeveli gümüşten bir güneş gözlüğü.
Her şeyin en karanlık taraflarını gösteren.
Öyle koyu ki sanki karanlık her şey.
Sanki her şeyin içinde biraz karanlık varmış gibi.
Sanki her şey biraz karanlıkmış gibi.
Sanki her şeyi var eden karanlıkmış gibi.
Sora dönülür cadılar ülkesinden polyannalar ülkesine
Unutulur alzaymırik tutum
Aklım kaçmak üzere beni bırakın ve onu tutun.
Arkadaşım aynı ben,
Yıldızlar sönük
çünkü duvardalar.
Kayıt Tarihi : 23.5.2023 03:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yıldız kayıyor dostum hadi çabuk bir dilek tut. Kimseye söyleme sakın, kendine bile.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!