sokağı baştan aşağı yürüdüm
çaldım her kapıyı hevesle
kimi camdan, kimi
cumbadan
şöyle bir bakıverdi...
sonunda açan oldu kapıyı kim o?
demeden.
açtı ya birini de bir dede;
güleryüzlüydü,
belli ki az işitiyordu,
olsa gerek benim kaderim bu.
diğerinde önünde önlük,
kızarmış soğan kokuyordu bir kadın,
yoktu tek dişi,
o da gülümsüyordu,
kimbilir sırtında kaç bebe,
onca ev halkı,
geliyordu gürültüler...
biri de karnında belli ki gebe.
bu da kısmetim belki şansımdı...
yüze gülen.
ay yüzlüm bulamadım izini
çaldığım bin kapının birinde,
içinde
sen olsaydın;
tanırdım kokundan...
her geldiğinde bir şeyler bıraktın,
ben farketmeden...
bir gelişinde umudu terketmemeyi,
diğerinde sabretmeyi;
her birinde bir erdemi bırakıp gidiyordun...
seni bulmam zor,
yazarken unutmuşum sokağınızın adını.
hangi sokakta kaç numaraydı sizinkisi?
şüphesiz;
on numara,
zar tutmuş kaderim yine,
var bir numara,
dubara...
23/Aralık/2009/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 23.12.2009 18:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Aslında bu şiire hikaye yazmayacaktım ama, bir çok kişiye saçma gelecek şiirimden, ben ne anlıyordum ne demek istemiştim? Herkes kendince bir şeyler yorumlar...İlhamını nereden kimden aldım şimdi bu o kadar da, önemli değil...Acaba açıklasam mı açıklamasam mı ve ben gerçekten sonradan düşünüp tahlil ettiğim şiir için tereddütteyim...Ama açıklamamın bir faydası olacak, o da şudur: şiir seviyorsanız yazmaya hevesliyseniz yazın, okumasını seviyorsanız okuyun; lakin şiiri anlamaya çalışmayın; sadece sizde duygular canlandırıp etkiliyor mu ona bakın diyeceğim...Belki büyüsü bozulacak ama rüya tabir eder gibi şirimin tahliini yapmaktan kendimi alamayacağım...Yaşlı adam son zamanlarda gelen mutluluk kapıyı açıp gülümseyen...Çok çocuklu kadın hayatın karmaşıklığı ve içinde bir çok şeyi barndırması; keder ve sevinç ve çaresizlik gibi zaman zaman da sürprizler olabilir...Doğacak çocuk gibi...Ama asıl arayıp ta bulamadığım bana hep sabretmemi şükretmemi söyleyen ses, ve bulamadğım o ferahlık, ve kaderin ne yapacağının belli olmaması, müphem bir durum...Aslında aradığımı buldum zaman zaman farkına varamadım sokağın adını yazmayışım yaşamda dikkatsizliğim yüzünden kaçırdığım fırsatlar olabili... İnsanın elindekilerle yetinmesini şükretmesini tok gözlü ve kanaatkar olmasını ister tanrı, ama çalışmadan her şeyin önüne gelmesini beklemek ve tamamaen her şeyi nasıl olsa gelir beni bulur durumu da hiç akılcı değil...Çalışıp kendine fayda temin etmesi, gerek aile gerek milleti vatanı için de bir şeyler yapması lazım kişinin...Elime nasıl bir kağıt gelir? as mı tombaladan çinko mu çıkar şansıma; piyangodan amortimi belirsiz....Var bir numara; gerçi piyango bileti almadım, bakalım, 'mevla neyler neylerse güzel eyler'...Şansı aramaya devam....Sizlere de şans ve baht açıklığı diliyor,Tanrının herkesin gönlündeki neyse onu, ve barış ve bolluk ve bereket getirmesini ve insanların yüreğine insaf ve merhamet vermesini yürekten içitenlikle diliyorum...

tebrikler
TÜM YORUMLAR (1)