Vakti Teheccüd..Engin Demirci... Garip Ç ...

Muhatabını sıkmayacak kadar kısa,
ama kendine düşünme payı bırakacak kadar uzun bir fasıladan sonra;
değil karşısındakini,
dudaklarından dökülen sözü bile
incitmekten haya ederek cevaplıyor sorumuzu
: Aşk
Şems vakti “Gönül ihtiyacın buyurdu Pirim

Bu diyarın kokusunu çekebildin içine.
Aşk Çağlayanını bilirmisiniz buyurdu pirim
Alev alev sardı her tarafımı..
Ve burada ateş pervaneyi yakar kavurur.
Duadan daha dinlendirici bir mutluluk kaynağı yoktur...
Gittikçe aşk oluyorsun, bir cezbedir bu dur!
Bir de güzellik duası yapın

Küllense de alevlenir an gelir
Gece gündüzün dönmesinde her dost vedâ eder.
Ey özüne yabancı olan!

Sevgili Dost; altı üstü ab-ı hayattı…
Arayışın bitmedi ki çaren de bitsin.
Ne zor bana senleyken sensiz kalmak…
Gönlüm sen sen diye yanarken can vereyim…
Ö z l e d i m, özümden tek kelâmla..
Her gönülden bakan bir çift göz vardır
Ben her gece gizli gizli,
sessiz sessiz,uyuyamam Sevgilim..
Daimi hasreti sevdim..

Altı Üstü Aşktı kanıyor… kanıyor..
İlk lezzettir işte o acı.
“Peki, niye buradayız” ağlayamıyorsak?

Aşkın sana kutlu olsun..!
Bu bir zikir
Kapımız herkese açık diyor meczup

Gün aşırı lev-i garâmdı…
Ah geceler aşkına nûn;
saldım kelimeleri dayanamam ey yâr
ben birazda sen olayım..
Acı verir, yakar içini.
Fakat ne garip..
Aynalara bakıp göremiyorum,
öyle çok tarifsizim.
Onu buldukça kaybediyoruz isteyerek
Belki de haklısın! dedi Şair

Aşk, Meryem-i kelâm bir yar özlemidir.
Susarak da söylenecek söz vardır
Bu ne biçim su, bu nasıl şehir
Sure-i Asr’dan. Yağ hadi yağmur hadi..
İstediğimiz Sen’sin ancak, vereceğin yeri isteriz.
Ey kalbin miracını güllerle donatan
Ve en önemlisi doya doya s u s u y o r u m...
Sonradan anladım ki,
Biraz tenim can vermeli şems vaktinde dedi aklı kıt adam

Sohbet meclisinde bulunanlarla meşk edemezsen nasıl aşıksın dedi fakir
Desen ki: kabul etmezsen nasıl aşıksın
Gözlerini açarsan, dahası vakit kaybı..
bir uçurum özlemi, umudunu hep diri tut ki;
karanlıkta kalmayasın!
Ve bilinirmiş her şey, ben bilinenler içinde
Aşkı ve Duâyı tutamıyorduk Semazen

usul usul,oysa ben aksam olmuşum
soluğu b/s-enden olan
yeni bir başlangıç vardır dedi Meczup

Peki ben kimim
Gelmek isteyen ardımıza düşecek...
Gel demeden dedi fakir
Baharın gelişine sevinen çiçekler kadar,
Susarım ve derim sonra:
A n l a t a b i l s e m sende neler gördügümü,
yaprağın narin düşüşü kadar sevdim..
Ey can, ey can! ah asitane
Aşk’ın cezbesine tutulduğumdan beridir,
Son kez, İlla isim konulacaksa,
Ey yar, ey can-ı dildade geliyorum,
bir tek sana sahibim bildiğin gibi değil

ne olur tez elden visalini …
fî tarihte saplanırken hançer yüreğine
Senden sevgi mi yayılıyor aleme,
bil ki; O seviyor seni,
ve senin kalbinden alemi.
Diyeceğim..(sürurla) dedi Fakir

rüyalarına teslim ederken uykularını,
pencereni aç, gökyüzüne bak
Uzatma dünya sürgünümü benim
bana yardım et.
gece benim, yıldız ben…
biraz tebessüm sürülüyor o kadar! ..
seni göremiyorum artık dedi deliler şeyhi

Nasılsın?
Hiçbir sözümüz umutsuzluk taşımayacak,
Gitme…
Adı geçmiş olan gelecekleri beraber yaşayalım diye.
Susma….
Ölürüm bir daha ayrılığı kaldıramam yüküm ağır! ...
Secde hiç olmak,hiçleşmek için
İçin için Seni seviyorum dedi Hırkasız Derviş

Ateşler yakmaz, sular söndürmez
bir adını sayıklıyorum,
Artık harfi, sesi, sözü bırakıyorum.
bir de adına sen karışmış yalnızlığımı…
âh sen-li yalnızlığım…
Nereye gidersen git şunu hiç unutma!

Garip Çobanın sözüdür bu;
asıl marifet hep aşk…
yokluğuna katık ettiğim,
Hüzün ki
Gönül mektebinde diz çöküp okuyamadık aşk kitabını.
Bu böyledir.
aşkından beni nasıl gördün?
A n l a t s a m.
İnsanın içidir ben aşkımı
Sanma ki, bakî şu yaşananlar...
Hal böyleyken bana yakışacak en güzel elbise susmaktı..y.ed