Vakt-i Şems’de mağfiret.. ….Aşkın Renk’l ...

Engin Demirci
946

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Vakt-i Şems’de mağfiret.. ….Aşkın Renk’leri….Garip Çoban Sıra dışı..www.beyazrenkler.org

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Sevgin ruhumla hediyeleşme duyguların giderdiği dualarla.
Sensizlik bu ne büyük bir mahrumiyet ve felaket.

Ah, seni gôrebilsem hiç olmazsa.

Benliğine dualarım gaşyedip ruhunda heyecanı uyandırarak gideceğim.
İnsanüstüsün bilşen ne kadar muhtacım sana.
Yanımdaki boşluğu çatkapı ziyaretin saadet vermiyor ruhuma.
Zelil ve hakir yaşatma bana müsade et çıkayım.
Mustarip bir halde yüreğin.
Benim kalbim bir mabettir bağırayım mı?

Herkesten farklı sandığın sizi çeken güç duaların mabedindeki umut albümü.
İnsanoğlu yalnızdır derler sen inanma.
Kendini tanı beni tanıma yüreğini ziyaretim haksızlık.
Hep aynı hikaye sebeblerin arasında oyalanan nefsime şaçma bir sessizlik.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Bana aşk ilhamını veren dilber akşam karanlığı çoktan indi şehre.
Sıradan insanlar evlerinde uykuda.

Serseriler, hayat kadınları aşk ve birde ben çekildim adımlarımla.
İyice karardı yine aşk kokusu var arşta damla damla açlığın seyreldıği vakit.
Kısık şehrin evlerinin ışıkları taksiler barlar ve otel ışıklarıyla aydınlatıyor şeytan.
Yetişmeye çalışan yok mabedlerine soylu nefisler
telaşlı sırtlarına inen şeytani kamçıyla bir yankılanıyor hayatlar.
Takvim yaprakları günü gösterir kandırır insanı anda.
İki gün sonramı gelecek sevgilim hacıbayrama.
Terk etmeye başlıyor sokakları yağmura yakalananlar.
Mart geçti hıdırelleze az kaldı gelmedi arvasidemi beklesem ya

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Beni kaybettin! ...

bilmeden iki gün sonra zamansız bir mekanda
beklerken duaların haber verecek selamım geçerken ruhundan.
Baharın ask vaktinde sonbahara kapılarını açacak cahil yanların
ruhunun pervazlarından içeri usulca yayıldiğı gönülevinmi var.
Sen ıslak karanlık gecene uyan usulca yayıl ödüllü kadınlardan ol servetinle.
Anahtarın bu vakitte bir bebekte ağlıyor
ahiret yurduna sermayeni tek olmayı sevenin sana ihsanda bulunduğu gibi sende ihsanda bulun.

Lütfunun büyüklüğüne hamd etki
ona hangi ismi vereceklerini bilmeyenleri fazla düşünme.
Hayatın gerçekleriyle yüz yüze sabrın.
Donmuş ırmaktan su içmek kolaymı?
Dilekleri aynı ismi taşıyanlar felah bulmazlar.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Benim gönül tarzımı beğenmeyen biriylemi hasbihalim
. Ne var ki uğruna ôlümü göze alanların sadık kalmadıkları sevgilinin dışında.
Unutmak için içilen zamanlarda
hatırlatan küfrün utandırmadıkları inişli ve çıkışlı
sonunda terk eden kendisinde.
Aşkın yıllanmış işçisı olmak
aşkın verebildiklerinden fazlasını sunacağına inandığı bir soykütüğüdür duaların izi.
Yaşadığı sürece kimsenin bilmediği gerçek serüvene hazırlık ölümden sonraki hamd.
Yazılmış ve gönderilmiş mektuplarda değiştirilecekler mesafe koyuyor.
Diğerlerinden farklıydı kendine has ve keskin duaların zekası.
Bir kez daha terkte takdir topluyor mesafe konulan duygular.
Bu bir ayrılığın uzun öyküsü yazılamayanda

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Allah verdiklerini sevdiğinde görmek ister.
Başkalarına benzemediğini düşünmekte haklıydı hamdlarım
gecenin ardına gizlenmişti.
Sunulanlar ezan sesinde saf saf olanların gözyaşına çağırıyor.
Aşk sütunlarını açıyor

boy gösterecek günes yavaş yavaş
sayısı mizana yazılan aşk hayatımı hareketlendirdi.
Aşk yaşamaktan kendini alamayanların yaşadıkları dualarımın aralarına yerleşiyor.
Bir gün yakalanacak sayfalarım

ele geçirilecek aşk nağmelerim aşksızlarla düelloya davet edecek kaybetmeden.
Öfkeli rakibime centilmenlik yapıyor kurşun gibi engel olamadı dualarım.
Sargılar içinde asılı duran bedenlerin yanıt vereceği vakittir
musallaya geldiğinde ne olduğuna kim cevap verebilir! ..

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Şaşırmamak için hayallerinden kuşkulanmayı unutma.
İşe yarar sabır her şeye rağmen kendinde terk edilmek.
Hayata küsmek anlamına gelmez
hayatında eksildiğinde yerini doldurabileceği bir dua her zaman vardır.
Farkını farklı tenlere dokunmakla
farklı kulaklara şehvet sözcükleri fısıldamak
hayranlık dolu sözler duymayı hayal gücünü zenginleştirenler arasında sıkışmış sevgi.
Hiçbirinin diğerine benzemediği hayatta
hiç tatmadığı bir başkasında tadamayacakları heyecanları
yaşatmayı vaat ediyor insan için dua.

Sürekli seyahat halindeki ruhla vakit geçiriyor uzandıklarını görmek için.
Ziyaret yerim durakladı

Hz Yuşa'da kahramanlığa soyunanlar arasından tutuştu çıktı meczup

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Memnuniyetle kabul edilenlerle baştan başa dolaşıyorum ruhlar makamını.
Cahil aklım açık saçık üstünü kapatmam lazım
saatlerce dil döktüğümün mutlu olması için dualarla.
Yalnızlığın cirit attığı vakitte zahmetli değil görev bildiklerim
surlarını aşıyor ruhunun.
Harap olmaktan kurtulmuş olması gerekir evinde bıraktığı yalnızlıklara inat.
Evine döndüğünde artık mutlu duvarlara inat gösterişten uzak seviyordu
kalbi avuç avuç duaları.

Gül ağacından yapılmış saçları

ayağında terlikleri uzak olan her şeyiyle
masasının başına geçiyordu gecenin geç saatleri kıskanırdı gözlerini.
Çekip çevirdiği dualarla bir ölçüde
sadıktı başını arada dinlenmek istediğinde koyardı göğsüne hasretle!

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Serpiştirilmiş dostları sayardı gözünü yumduğunda gelip gidenlerle.
Daha da vardı ki
o bilmiyordu
çocukluğundan beri onu gölge gibi izliyordu
şüpheli onun esas sırdaş yanları sevginin gerçeğine.
İçimin sızladığı anda bir aşk hikayesisin.
Şikayetim olsada kalbime duygu gücüm tabiatı sevgimin.
Duygular atmosferi ruhumu sarmış.

İnsan ne düşünüyorsa o dur daki derinlik.

İstemenin gücündeki duygu ruhsal değilse güçsüzse çığlığa dönüşüyor.
Perde arkasında ruhsal gücüm duyguya inat.
Düşünce şekilleri sese dönüşünce
söz akıldan duygu kalpten çıkıyorsa
iletişim ruhsal zekadır.

Seven ruhundan verir çığlıktan çıkan özle.

Dua etmeyi ganimet bilmek canlandırır ruhu.
Perdesiz duaların temasında

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Derin ve samimi duygular ruhsal derinliklerden çıktıkça tecrübeler dilsizleşir.
Gözlemlenenle ruhsal derinliklerin sırrında
yıkıntılar altında kalmış çocukluklara ulaşmaktır dua.
Dosta verdiğimiz gönülde yanar sözümüz.

Şüphesiz her şeyi gôrür Allah.

Salilerden olmalı Yusuf kuyusunda felek katım
Zahirimde fettahı bulduysan esmamın mevsimi
Görmemek ve bilememek büyük noksanlık ruhta hakka uçamamak.
Sıfatın üzülmesin diye dilediğinizi yapın fussilette dua dua yakın kandillerinizi.
Yıldırmayan memnuniyetle kabul baştan başa dolaştı sadık dostu.
Hiç unutulmayacak bir cinayet yükümlü olduğum gônülde
Gönül eyleyecek aşk

aşık olup kaçmasına göz yuman itikadımca
hicivlerim mahlasında gözyaşlarımın.

Vakti geldiğinde ayrılıkların fırsatçı olan rahatsız edici

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

İltifadım dualara özde zahirdir.
Hayatımda hiç bu kadar aç, sefil, mahzun bakışlı, hayata kalbi kırık sokakları öyle kalabalık bir yürek görmemiştim.
Çiçeği burnunda kubbeli duyguların
tercümesi gelmeden uçup gidenleri tekmeleyip taşlıyor.

Bir çeşit mutasyondan kaynaklananlar uğursuzluk getirir kaçarlar ve kaçmaya hazırlanırlar.

Eziyet içinde yaşamaya bırakıyorlar.
Yavaş yavaş imha ediliyor
tartaklananlar feryadımı kundaklananlarım uykudan uyanıyor.
Şaşırtıcı başka bir aleme girince feyzlere sığınmam.
Elem çiceklerimi eleştirdiğim günlerde

aptalın biri olduğuna bahse giriyor damak tadımla.
Öteden beri insanın utancında ellerimi yüzümü kapatmam çok aşağılık.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Kendime rakıp gördüğüm şahsen tanıdığım.
Soylu terk edişlerim cömertçe yardım ettiklerimi iade ediyordu tükenişimde.
Öteden beri tanıdığım
ve yeni tanıştığım küllerimle yazışmayı sürdürüyor tesellilerim.
Karamsarca etrafı sarılmadı yazanla hiciv mektuplarım.
Yazan aynı kişinin tesellisi

dili içimde tanıştığım kötülüğü taşıyan tehlikeli cazibelerindeki sevginin
sevdalısının sabrı.

Kandırdılar, aldattılar, parmaklarındada oynatsalar duygulardan uzaklaşmayacak.
Sultan süleymana kalmayan dünyada
birinin ağzından çıkan hayranlık dolu bir kelimeyi dünyaya değişmeden oluyorum.
Sevgimi bilmiyorlar dostlarım hiç pişman değilim sevgiliyi geceleri seyretmekten.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Bir marifettir beslediğim duyguların yorgunluğu.
Hesap sormam gerçi bu fedarkarlıktır sevgimden
dualarla kendime hesap sormamdır belki.
İtibarı zedelenmedi sevginin
dalkavukluk bedenlerin kendilerinden intikam almaları yanında.
Sanılanın aksine yakındı aslında sevgi kalbime avuçlarım kadar.
Dostluğumuz güçleniyordu onun odalarında
müsveddelerine özlediklerini yazdıkça gururu yeterince açıklıyordu
içine dolanan korkularında.

Soytarı zaman memnundu aslında hasta ve yorgun duygulardan.
Hazzetmez asla yenilgi bekler dualarla sevenlerden.
Son oturuma benziyor korkularına sarılanlar içinde sargıyla sarılmış insan sohbetleri boğulurcasına krizlerde duaların vasiyeti

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Kararmış yıkıntılar arasında bir tek şey seçiliyor uçmasınlar diye.
Bu ilk yolculukla sonraki bir kaç yaşam çok hoşuma gidiyor.
Armağanlar veriyorum dualarla
hiç pişman değilim yeminler bile etmişte olsam.
Her yerde iyi karşılanıyor kelimelerle dakikalara
Sığdıramadıklarımla
uğurlandığım mezarlıklarda.

İç savaşımda kana bulananları sık sık görmemdi en çok duygulandıran.
Benim sevgilim olduğunu belli olmuyordu
onun karşısında öyle dolu öyle kolu kanadı kırıktım ki.
İnsan seve seve kendine çok iyi davranıyordu.
İlkez boyun eğdiğiniz besmeleyle

başlamışsa namuslu bir çekingenliğiyle çıkıyordu karşıma duaları.
Ben bu dünyaya inanacak kadar saflıkla mutluluğunu izliyorum

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Neden buradayım? ..

Bizi bekleyen gerçek hayatı yaşayabilmek için mutlu değilsek! !
ben kimin?

. Bir çoğunun cevapları üzerinde göçüp giden düşünmeye üşendiğimiz dualar.
Mücadele edecek gücü nereden bulabileceğimi sınırlarından çıkmış ruhum belırleyecek. İnsani duyguların dışındaki geleneğe yaslanıyor kurallarım.
Dünyanın ve hayatın anlamını keşfetmekten öte ruhsal zeka.

Mitler toplumsal rüyalara dönmüş iyi kötü oynuyoruz rolümüzü.
Çok azının bizzat kendi cevaplarını bulmak için çabaladığı bir dünyada yaşıyor sevgi. Cevaplarını veremediğimiz sürece hep bir şeyler eksik kalacak.
Farkında mıyız!

Mutlu değilsek planladığımız hayat kendimizden başka bizim gibi bir insan.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Hayatlarındakı sırları saklamaya uğraşanların yanında
hayatın sırrını bulmaya çalışanlar ne kadar az.

Nasıl mı?

Kulak vererek konuşan dili susmuş aklı
konuştuğu kalple uyumlu kılındığı vakitte ritmine uyunca aşkın.
Doğamızı duamıza uydurup iki yüzlü icinde
yaşadıklarımda yeniden keşfetmeye sorular fıtratıma.
Sadece iman ettik demek yetmiyor sevgiye..

Mütefekkirlerin yetişmediği ruhsalda olan yolculuğum.
Ömür boyu sürecek bir ilgi başladı sınırsız dünyasına dahil ettim duaların.
Mistik kapılarını açtı
belkide bir burs kazandım himmetlerden.
Çok etkileyen örülü gece gündüzden incelediklerimle düşünmeyi öğrendim.
Yönlendiren bir dua bu amaçla tefekkürde devam etmek için döndüğüm akılda fikir işçiliğim.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Söylenerek reddettiklerim rüyaymış.

Kendisi olmayı tercih edenlerin zindanında gözyaşlarım.
Umut verecek yoksulluklarıma adım adım nefsim dışladıkça.

Bizi bize bildirmek için
Mutluluğumu izliyorum

hikmet arayışlarımla sevgiliyide şiar ediniyor secdelerim.
Mutluluğun arkasında acınında olduğu hayata
takviyelerimin manasında inanmaya sığınmam.

Pes etmeye hiç niyetim yok!

altını çizmeden özetliyor mutluluğum varoluşuma sevgiliyi.
Derinliğinden ona cesaret veriyor kalbe gizlenmiş dualarım.
Tesbih, tazim ve şükürle başka biri içın kapıların açılacağını görmekte
o sevgilinin elleri yardım ediyor.

Seyahatimde tanıştığım sevgiliyle yükseliş ve düşüşlerim rabbın celali isimleriyle getiriyor.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Cemali isimler katında bir kapı açıldı.
Takdiri ecel gelmeden geliyormusun kendine..
Kalbin hayranları arttıkça tanımak için aczim tecelli ediyor.
Cihadı ekberimin rotasını belirlenmiş kalp vazifesiyle itaat ediyor.
Hayatın anlamı yok diyenlere inat kainatla rüküda varlığım.

Şahitliğim lafzan ve amelen anlam katıyor.
Bir yaşam üflüyordu ruhuma sadada kainatla.

Tüm kainata miras kadim tesbihim tazim ediyor.
İçinde hakikate dair arayışımızın ulvi hazırlığı.
Senin aşkın en çok hayatın anlamını zakirlerin zikrinde aratıyor.
Gizli geçitlere senin sevgin vakfede.

Arayana yol gösteriyor himmetler.

Bir deneyim dünyada okuduğumda aranan çoktaki yokluğum.
Anla arayan aklımız duasız sünnetsiz farzları bulamıyor sırlarını.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Bir çiçek evrenin anlamında tarikatı muhammediyeyi ifade ilan takdim ve taktir ediyor.

Kainatın tespihatındaki kardeşlik hakikatında ulvi manaya anlam katan bizdik. Tespihat maddi dünyaya dair amaçların gözümüzü kör etmiş ki diyor.
Bize yaşatan içsel ruhun değerlerini mi unuttuk.

Sevdik demek le sevilmiyor çağ yalnızlığında
Hatırlamak için okumalıyız nihayetsiz kudretin yolunu gösterilecek.
Sembollerin diline inat her nefes mükafatıyla temizliyor hücremizi.
Süphanallahla nefes alır kalp ruh batıl fikirlere inat tazelenir
Şanına yakışanda her şey tektir ikiliklerin dünyasında yolculuğumuz.
Bunun farkında değiliz hala ilmin zıttında kadera inat korunma.
Kadere imanda heyecanın ve tutkunun merkezinde aşk ilişkim.

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Ruhum misilsiz adil-i mutlakta olgunlaşma döneminde
zülumden münezzehtesin sen.

Elhamdurillahın cemalinde çekirdekte rızıkta taktiminde akıl ulaşamıyor.
İki kişi ruhsal düzeyde

tekliği yaşamak için bir araya geldiğinde yapılan fedakarlıklar birbiri için şahit oluyor. Güzel hallerin kuvveti ALLAHUEKBERle birlik içinde.
Ruhsal bir kimliği paylaştığımız maksatta doğru çemberinde beraber yaşıyor
Ölümsüz olanın mistik görüntüsünü inşa ediyor gece.

Anlatarak büyümüyor insan

okuduklarında dualarla

büyük katkılar yaparak dünyaya hamdla taşınana kadar misafirliğimiz.
Tek yataklı odamı hak etmem için uyanışında
ôlümü ancak doğum yenebilir sonsuz yolculuğumuzdaki sırda dua

Bir varmış,bir yokmuş! ..Allah’ın Kulu çokmuş! ...

Hükümsüzüm ey sevgili.
Ötekini dışlamadan çok mesafeli olma hakikatine.
İçindeki dua çok önemli ruhunun doğumunun sürekliliğinde okumalısın akıbetimi. Yanlış duvara dayama merdiveninı hayatımız avucumuzdan kayıp gitmeden.
Ait oldugumuz yolculuğumuz bir mistik değil.

Mutluluğunu izle!

ölümünden sonra dünyayı içindeki iyilik ve kötülukle
zorbalık ve aydınlık suretınde kucaklayamazsın.
Tek kusurum hiç bir şey söylemeden namlusunu bana uzattı estağfirullahta. Karanlıklarda ne olduğunu anlayamadığım bir şeye carparak
yere düşmekten kelime-i tevhitle kurtuldum.

Koşmaya devam ederken

silkelendikçe görünürde olmayandan besmeleyle hızla geçtim şeyh-ül ekber'in divanındayım

fısıltısını duyuyorum kainatın sevdasında
selamun aleyküm ya resul dalgalanıyor! ...
Örtüsü kalkıyor gece tümüyle sessiz sananlara inat.

Mutfağın kapısı açılıyordu

Ne göreceğini bilmeyenlerin bakamadığı yerde yıldızları görürler
Niye o güne kadar hiç görmedim diyecekleri gün anlamsız olurdu
Ama bunu ona sormadım
Şakaklarım zonkluyor vakit ikrada çağırıyor ezan sesinde aşk aşkına aşıkları.

y.ed….04:48…06.03.2009… Garip Çoban Sıra dışı

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 6.3.2009 08:54:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nuray Çiftçi
    Nuray Çiftçi

    dünyasını kurtarmış bir adamı anımsattı bu dizeleriniz yüreğinize sağlık, tebrikler!..başarılarınızın devamını dilerim.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Engin Demirci