Atıvereyim diyerek
hay huy yorgunluğunu
-yorgunluk
demlenmeye
hoş bahane-
parlatıyor
rakılıyor
güzelleşiyordum
vakt-i kerahatte,
can sıkıntım ezerken
bir yandan izlerken gözucuyla televizyonu...
Ağlayan bir çocuk dehşet içinde
görmez olaydım, gördüm
işte o an, san-ki öldüm!
iki masum çeşme
iki badem kara göz;
kahroldum...
Alazıyla yandı canım
kavrulayazdı yüreğim.
Bam teli çirişlendi
yangınının harıyla titrek gönlümün.
Aslan sütüm
ağı oluverdi o saatte
yandım yutkundum;
ölüp ölüp dirildim
vakt-i kerahatte,
öldüm öldüm de dirildim
vakt-i kerahatte.
(04.Şubat.2003/ Göztepe -20.20-)
Mustafa KocabıyıkKayıt Tarihi : 28.3.2008 23:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mustafa Kocabıyık](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/03/28/vakt-i-kerahat.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)