Uzun bir yolculuk Şiiri - Zekeriye Okcu

Kısmet imiş, yaptık güzel bir plan
Beş kişiyle çıktık uzun yollara
İki bin on altı temmuzu olan
Tarihi günleri yazdık yıllara

Kaptan bacanağım vakiti seçti
Plan, programı ölçtü ve biçti
Çoğu zaman sürat yüzleri geçti
Egzoz dumanı karıştı tozlara

Sağını solunu edip temaşa
Kapıldık hepimiz tatlı telaşa
İlk selamımız, Kahramanmaraş ‘a
Oradan tırmandık yüce dağlara

Dumanlı dağların nazlı sisine
Bağrımızı açtık rüzgar sesine
Fatiha yolladık reis Muhsin’e
Sivas’ta dokunduk öten sazlara

Şipşiirin Sivasım atalar şehri
Karıştır iyice tarihi, dehri
Sevdası uğruna içirir zehri
Şahitlik ettik cilveye, nazlara

Sivas’tan Erzincan yolunu tuttuk
Çiçekler kokladık,havayı yuttuk
Kebapları yedik yorgunluk attık
Gözler nazar etti kalan buzlara

Mercan’la Tercan ötesi Erzurum
Yol boyu Karasu. Kenarında kum
Allah etmesin sevdiğinden mahrum
Sığındık gurbette canım dostlara

Erzurum ovası, karşı Palandöken
Rahmet yüklü bulut üstüne çöken
İyi bilir ancak kışını çeken
Sor Erzurum’u siyah kargalara

Ziyaret eyledik dostu ahbabı
Umarız kazandık hayrı sevabı
Odunda pişen yağlı cağ kebabı
Lezzeti sundu nazik damaklara

Nene hatun, Tabyalar, Yakutiye
Fatihalar ikram ettik hediye
Selam verdik Abdurrahman Gazi’ye
Duaları yükledik dudaklara

Çocuk gibi eğlenerek hopladık
Kayak gibi ötelere zıpladık
İnci gibi çiçekleri topladık
Gülücükler yakıştı yanaklara

Tortum’un gölü, ileride çayı
Seyredin ordan ilginç manzarayı
Kimlerin varsa şelalede payı
Şükranlar sunarız o makamlara

Hedef doğuya. Daha da doğuya
Üç saat sonra vardık Ağrı’ya
Tur attık şehirde, uyduk çağrıya
Hani’de minnettarız türbedara

Ta sınırda ishak Paşa sarayı
Adım adım dolaştık biz orayı
Dünyalara değişmeyiz burayı
Gıpta ettik o yüce sanatkara

Ağrıdağı karşımızda yükseldi
Şeyh Ahmet’in huzurunda çömeldi
Esrar olup semalara yöneldi
Refik oldu dost oldu bulutlara

Iğdır’a ulaştık havası sıcak
Tutuşmuş yanıyor, sanırsın ocak
Sağ ol sun dostları açıyor kucak
Sevgi yükledik taze umutlara

Iğdır’dan çıktık Aras’ı geçerek
Kars’a ulaştık pahalar biçerek
Bir hoş olduk harabeyi gezerek
Bir vakti de ekledik namazlara

Yeşil otlar inan ki diz boyu
Kimi açık renkli kimisi koyu
Kovana dizilmiş asildir soyu
İmrendik biz bal veren arılara

Ötede görüldü güzel Ardahan
Kendini buralarda cennette san
Yanında sınırı yeşil Gürcistan
Selam verdik orada komşulara

Hedef ileri; önümüzde Artvin
Görkemli dağlardan kıvrılarak in
Tadı çıktı ağaçların, yeşilin
Doyamadık yol boyu ormanlara

Çoruh nehri kıvrılarak akıyor
Nazlı Artvin tam tepeden bakıyor
Güzelliği içimizi yakıyor
Hayran kaldık berrak akan sulara

Akşam üstü ulaşmıştık sahile
Karadeniz karşıladı maviyle
Hoş geldiniz diyor idi haliyle
Selam verdik kabaran dalgalara

Rize‘de dostlar bizleri bekliyor
Heyecan üstüne sevgi ekliyor
Akşamın vakti de artık tekliyor
Tutulduk kaldık uzun konvoylara

Yeşil Rize, güzel Rize,dağ Rize
Düşmanları getirirsin sen dize
Nerelerden geldin diye sor bize
Güney uçta selamlar Hatay’lara

Güney su, Dua tepe, Duman kaya
Buyurun yeşile buyurun çaya
Ellerimiz kalktı burada duaya
Geçmişi için Resi-i Cumhurlara

Çamlı hemşin’de Fırtına deresi
Sanki cennet.Sorduk bura neresi?
Az ötede kurulmuş Zil kalesi
Meydan okuyor tarihi çağlara

Yavaş yavaş tırmanmıştık Ayder’e
Daracık vadisi, üzeri dere
Efsunlandık aşık olduk bu yere
Eller salladık şanlı Kaçkar’lara

İstikamet sahil yolu Trabzon
Gözleri okşuyordu her renk her ton
Puanlama tamam.On üzeri on
Uzun göl’de dudak verdik çaylara

Selam verdik Trabzon’a tepeden
Ayasofya çağırmıştı öteden
Akçaabat’’yeyin’’ dedi köfteden
Sarıldık iştah ile çatallara

Fındık dolu Giresun’un yolunda
Tazesini ikram eder dalında
Gözüm kaldı kestaneli balında
İpotek yoktur her hal nazarlara

Saatler sonrası kaptanım durdu
Levhada hoş geldiniz yazıyordu
Trafik çok berbat bizleri yordu
Sağlıcakla kal dedik Ordu’lara

Ağır ağır yolcu olduk Terme’ye
Dostlar ile sılamıza ermeye
Gece boyu hasretler gidermeye
Uzun uzun daldık hatıralara

Vardık Çarşamba’ya. Or dan Samsun’a
Vakit geliyordu saat tam ona
Erdirelim dedik geziyi sona
Kaptanım bastı son sürat gazlara

İçinden geçiyor bir Yeşil Irmak
Şehzade şehrine ne mümkün doymak
Hedef şimdi burdan Tokat’a varmak
Veda ettik artık Amasya’lara

Sağında solunda tarihi eser
Tokatı’da görmek oldu müyesser
Bunca yorgunluğu bir yemek keser
Yok denmez gayrı bolca ikramlara

Bordolu düldülü Hatay’a sürdük
Gezi defterini şimdilik dürdük
Adım adım gezdik, memleket gördük
Gerisi kaldı başka baharlara.