El ayak çekilip şeb-i uzlete varınca vakit
Boşalır sokaklar,kesilir sesler, cihan olur rakîd
Şahlanır rüzgar,hırçınlanır, yalnızlığın hükümdarı gibi münekkîd
Haykırır, ey insanoğlu kapılma cihan-i deryaya olursun abide-i felaket.
Dalınca hâb-ı ebed-i dergahına, kalırsın akl-i vicdan ve de ilm ile başbaşa
Dolar üstüne, yağar hüzn-i müebbet, toprak misali ayaktan başa
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
emeğinizi kutluyorum tam puanla. son durak. ey insan oğlu vaktinde tedbirin al
Teşekkür ederim.
yani,
ölmeden önce ölmey7i bilenlere için; ölüm, ölümsüzlüğe bilettir..
doğru mu anlamışım sayın PAMUK
kutlarım bu güzel çalışmayı
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta