Uzak Yollardan Geldim
Uzak yollardan geldim serildim toprağına
Gece kurtların uluması geliyordu kulağıma
Bir bülbül sesiyle uyandım bu sabaha
Güneş koşarak gelmişti beni selamlamak için
İnce bir ruh sesi titreşiyor yakınlarımda
Gözlerim bir yırtıcının gözleri gibi pusuda
İşte kuş sürüsü, masmavi bir gökte
Uçuyorlar! Nereye uçtuklarını bilmeden
Ben bir Don Kişot'um cılız atımla çıktım sefere
Savaştım her yanlışla gücümün yettiği her şeyle
İstesem dağları yıkabilirim sanıyordum bir nefeste
Bunları söylerken gülüyor muydun ey Tanrı her sözümde?
Şimdi dağların arkasında yankılanıyor insan sesleri
Beni bırakın, artık böylesi iyi indirin meşaleleri
Bir tek seni koydum cebime seni ve yara izlerini
Akan bir ırmağın kenarında buldum ayak izlerini
Uzansam dokunabilir miydim yüzüne?
Yüzler değişir hikayelerle birlikte
Ağır bir koku var üstümüzde
Bu kokuyla yoğrulmuş hamurumuz
Allah’ı sevmek için bir istek yoktu kimsede
Nesilden nesle bilindik laflar mıydı bunlar ezbere?
Alınlara yazılmış kader soğuk bir elle
Bense uçarak gidiyordum bazı yerlere
Burası, burası soğukmuş ara ara dondum
Yapraktan bir gemi yaptım içine seni koydum
Sen akarken o ırmaktan, mendille uğurladım
Sonra ufuk çizgisinde koştum durdum
Kayıt Tarihi : 25.5.2022 14:54:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

beğeni ile okudum
TÜM YORUMLAR (1)