“Ve mâi gölgeli bir beldeden cüdâ kalarak
Bu nefy ü hicre, müebbed bu yerde mahkûmuz...”
Ahmet Haşim
Gün batımında küstü akşamsefaları Kaçarken yakamozların yankısından Gizemli şıpırtılarla geldi sahile gün Süzgün bedenin dalgalanınca sularda
Akşamın acımasız mengenesinde Solgun dudakların ezilip çatlamış Özleminle dolmuş açılan ellerin En son beton duvarlarda yankılandı ezgilerin
Beyaz kelebekler uçar şimdi bir çöl vahasının Toz kokulu çiçeklerine hasret gölgeliklerinde Akşamın büyüsünü karşılarken sahra Kaybolursun solgun yıldızların şavk'kında
Yargılardan uzak yaşamaların sergilendiği Karanlık gecelerin yıldızlarından artakalan Geldiğin evrenlerden hiçbirine benzemeyen Uzak Bir gezegen düşlerim gecelerimde
Ne sen gelirsin ne de ben bilirim Asude yıldızların evrenini Gözlerim bıkkın, ellerim terlemeli Titreyip bekliyorum gazap günlerime yetişmeni
“Ne sen ne ben ne de güzelliğinde toplanan bu akşam”
Ne de akşamla beraber rıhtıma düşen bu ipek yaşmak Ne de gün boyu yüreğime dolan bu acı Umarsız gecelerde yol gösterici değil bize
Sonbaharın bozuk bahçelerinde
Solan yaprakların acı direnci kavrar bukağılı elleri Belirsiz trenler geçer her gece çığlıklarla Akşamlar ağırdır kolay geçmez yıldızsız gecelerde
Talat Akıncıoğlu 2
Kayıt Tarihi : 13.10.2017 18:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
o, senden uzak ve karanlık gecelerde, yıldızları özleyeceğim hiç aklıma gelmemişti daha önce. o yıldızlardan ayrı bir Yıldızdın belki sen; bilemediğim.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!