Pınar başına varsa
kuğu boynunu sarıp
Settar sıfatıyla
örtse toprak gibi serin
bir lahza.
Donup kalsa kalasları kaynaştıran çiviler
eksik kalan cümle alem kemale
ham aletle kemalattan şimale
demirkazık dikiversem ben seni.
Güvercine kanat takıp uçursam
çekinik gen generali doğurmaz
dür danedir çeşm-i maral
Lal ise dil-dar imiş ahbabım.
Sal noktayı misal-i visal olsun
göz sızlayıp salıversin
akarak gel sin dolansın diline
ne Galip’sin ne mağlupsun, ne fena.
Dilin esrik, dilin eksik evsafın ehl-i dünya
Ağla ki sen, ağlasın cümle alem
ahvaline.
Sarmaşıktır, sırnaşıktır, karmaşıktır kimyası
serazat, serkeş, nerdubandan düşesi
küstah bir İngiliz kadar
uzak
ama habersiz.
Bulsam kırık bir güvercin ayağı
salsam kiminle, kime doğru
bilinmez.
Seven de sen sevdirende
imanı tam, ikrarı sağlam kulunum.
Şimdi zaman düşecek, düşeyazdı
düşle yorum Yusuf yollu
yerli yersiz medresede
ay tutulsun sencileyin.
Neyi tutarsan tut
bile dilini
kalemini de.
De sonra devir geçsin
Geçsin kehkeşanlar altından
Buhurdan, daha yeni, daha sonra
Dokundurmadan.
Unutma beni-ler dağıt
kar altında, kaş altında
beni unutma.
Dönmez devran-ı felek
seni görmeden bir kez
seni bir kez görmeden
dönemez mevsim bile
sim sala musallada
hatırım soruyorken
herkes biliyor
gizliden gülüyorlar
Kayıt Tarihi : 17.3.2010 11:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!