Bir satır daha okuyayım, yaklaşıyor uyku saatim,
Hatta geldi çattı bunaltısı gözlerimin,
Fordun anahtarına bakıyorum, tükendim,
Kapımda hasret var, tahayyül edilemez.
Şimdi dileğimde bir çift el, ister sen ol ister şems,
Arnavut kaldırımına sıkışmış parmaklarım, kopacak bir taş arıyor belki cam pencere indirecek,
Algida şemsiyeli selo tekel kızdı bu sefer bağırmama,
Anlatamadım ki ona da susuzluğumu.
Sonunu bilemem, suyu koydum biri demlesin çayı,
Bir berduş gelir de yakar dibimde sigarasını, kızsam kızdı olacak, çiçek alsam olur gibi,
Şişmiş tahta bacağı seksenlik moruk hala şarküteride peynir peşinde, mozarella değil ki bu,
Pusu kurmuş bir kaç çakal ellerinde dikenli gül,
Güya beni avlaycaklar, bilmezler ben gül sevmem maydanoz yerim,
Boğazınızda kalsın, kahr ettiğiniz tüm güvenimi sizler için alaçatıda sis olup çökerttim, kırmızı kiremitleri de tek tek temizleyip gösterdim,
Ömer Faruk Kobul
Kayıt Tarihi : 20.7.2021 02:05:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Uykusuzluğun sarhoş ettiği ve rüzgarın dövdüğü bir adam daha ne desin
![Ömer Faruk Kobul](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/07/20/uykusuz-90.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!