Uykunun Durgunluğunda
Uykunun eşiğinde, gözlerim yarı kapalı,
Bir rüyanın ince perdesiyle sarılıyorum,
Senin duygularının derinliğiyle,
Kendi sessizliğimi birleştiriyorum, usulca.
Her şey öylece duruyor,
Sanki dünya nefes almayı unutmuş,
Senin kalbinin izleri doluyor içim,
Tekrarı olmayan her an, bana bir uykuyu anımsatıyor.
Bir nefeslik huzur, bir anlık sükûn,
Ama her his, her dokunuş,
Bir daha yaşanmayacak gibi,
Gözlerimde ağırlaşan gece, kalbimde senin izlerin.
Uyumak isterdim, o sonsuz dinginlikte,
Senin hislerinin sıcaklığıyla sarılı,
Ama biliyorum, bu duyguların tekrar yok,
Tıpkı bir düş gibi, usulca geçip gidecek.
Ve belki de en güzel tarafı bu;
Ne rüyalar ne hisler döner geri,
Çünkü senin sevdan,
Benim uykumda saklı bir sır gibi,
Tekrarı olmayan o derin nefeste yaşar.
Nilgun Şirin 2
Kayıt Tarihi : 21.10.2024 01:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
...
.
düş…,
göğsümün kafesinin,
klostrofobik yüreği,
içerdesin…; bir başına ve yalnız,
sıkışıyor kapakçıkların havasız,
ya çok hızlı ya da çok yavaş atıyorsun
ve canımı acıtıyorsun zaman zaman;
kızıl gölün hep mi dalgalı senin…,
üstelik dengesizsin,
her daim yeni hastalıklar seçiyorsun
blumia kalbim,
ah benim bir deri, bir kemiğim…;
kustur kendini,
ve korundaki kuşları kızıl nehrinde,
kanınla yıka…,
hevesi kursağında kalmış sevdan mı var,
penguenler nasıl saklıyorsa bağrında,
dört aylık açlığa tahammülle,
yavrularına mama…,
elbet sen de bilirsin saklamasını
vuslat açlığını,
hem insansın ya,
ah aşk bir heves midir…;
ve madem,
rengi en kırmızıya çalan kuşu sevdinse sen kalbim,
ol şimdi pinokyo…,
ve işte gıcırdıyor tahta kalp/
yalancının çatısında…,
ey aşk…;
kalbinde sakladığın pinokyonun,
uzayan burnu,
verdiğin sözlere kızarıyor,
ağlıyor tahta bir kalp
yalandan sevicilik masallarına,
ve
bir çocuk gün/ah/sızlığı sığıyor
su sızmaz aramıza,
talan, dolan ve takladan,
var git ve bir daha hiçlikle dahi gelme huzura,
ve sayfamızı arala...,
anla;
ki bilirsin,
masal bu ya…;
rapunzelin saçlarını kestiler mülevvesler,
ah evet bir donquichetteyi sevdiyse gönül,
suç deli dumrulun muydu ey korkut dede,
yüreğimin yel değirmenleri,
rüzgâr çalmakta,
esintisiz bir gökten…;
ve ah seni seviyorum masalı,
sevgili ve güzel kardeşim,
aziz dostum;
ah o gün bende,
ben de demeseydim,
bezm/i elest/de;
sana yemin olsun ki,
yitirmezdim aklımı hüdanın yollarında hiç...,
belki ben de,
ah deli savaşçı;
kaybetti/n\k/ şimdi, ki;
hafızasız bir yürek belle beni de,
ve rapunzel,
hadi kes artık o uzun saçlarını,
karıştırıp masalı tam da şimdi…,
yanlış kahramanı sevdin zira,
mavi gözlü dev,
tutunup saçlarına,
çıkamaz ki pencerene...,
devden akrobat olmaz ki,
masal anlatma bize,
.
...
.
TÜM YORUMLAR (1)